Hakkındaki ‘kara para aklama’ suçlamasıyla Avusturya’da tutuklu bulunan Sezgin Baran Korkmaz’a ilişkin asılsız iddialar bitmek bilmiyor. Son olarak Deutsche Welle (DW) Türkçe’nin ‘iade haberleri’nin ardından şimdi de Korkusuz yazarı Can Ataklı, köşesinde Korkmaz hakkında bir iddiada bulundu. ATAKLI'DAN FİLM SENARYOSU GİBİ İDDİA “Ben de kamuoyu da Korkmaz’ın Viyana’da hapiste olduğunu sanıyorduk. Meğer öyle değilmiş” diye yazan Ataklı’nın iddiasına göre, Korkmaz, Avusturya'da serbest bırakıldı, oradan Utah eyaletine giderek ifade verdi ve daha sonra tekrar Viyana'ya geri dönerek çok güzel bir eve yerleşti. 'BU TÜR HABERLERİ GÜLEREK KARŞILIYORUZ' Ataklı’nın bu iddialarına Sezgin Baran Korkmaz’ın avukatı Prof. Dr. Murat Volkan Dülger’den ise yanıt geldi. Bu tür haberleri artık gülerek karşıladıklarını belirten Dülger, Can Ataklı'yı ciddiye almadıklarını ve anlamlı bir cevaplarının olmadığını söyledi. Müvekkilinin hala hapiste olduğunu hatırlatan Dülger, "Sezgin Bey, malikanede yaşamıyor. Algı operasyonları yapılıyor. Şu an magazinciler bile bu tip bir gazetecilikten çok daha doğru gazetecilik yapıyorlar. Bu anlatılanlar ancak film senaryosu olur, Avusturya Cumhuriyeti bir demokrasi ülkesi bu tip saçma bir senaryoya dahil olabilecek bir ülke değil" diye konuştu. BU HABERLER ARAMIZDA DALGA KONUSU OLDU Dülger'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde: "Müvekkilim bir gün önce beni (+43) başlayan telefon numarasından aramıştı, bugün aynı telefon numarasından beni tekrar aradı. Kendisine şunu sordum; 'Benim haberim olmadan hapishaneden mi kaçtı?' diye. O da 'Hayır, Ben seni Wells'teki malikanemden arıyorum' dedi. Yani bu aramızda artık böyle bir dalga konusu olmaya başladı. Yani gazetecilere verdiği mesaj şu: 'Dalga geçiliyorsunuz!' Böyle bir haber, böyle bir habercilik anlayışı olamaz. Yani çok merak eden olursa söylerim; müvekkilim hala cezaevinde. Hergün veya iki günde bir beni, eşini, kardeşini cezaevinden arıyor. Kimi zaman da görüntülü arıyor. Müvekkilim maalesef cezaevinde, keşke bir malikanede yaşıyor olsaydı. Böyle bir şey yok. 'KORKMAZ'I ABD İLE ANLAŞMA YAPAN KİŞİ POZİSYONUNA ÇEKMEK İSTİYORLAR' Haberde geçen esas diğer önemli detay, Amerika'yla anlaşma yaptığı... Baran Bey'i Amerika'yla anlaşma yapıp Türkiye hakkında konuşacak bir adam pozisyonuna getirmeye çalışıyorlar ama böyle bir şey yok. Böyle bir şey olmayacak da! Amerikalı savcılarla böyle bir görüşme yapılmıyor. Çünkü Amerikan savcılarla görüştüler, avukatlarla da ben iletişim halindeyim. Bu işi götürüyoruz, böyle bir anlaşma zemini de yok. Baran Bey konudaki iradesi son derece açık: Türkiye'ye gelmek istiyor. Zaten Türkiye'ye iade kararı da kesinleşti. Temyiz Mahkemesi'nin bu konudaki kararını bekliyoruz. 'AVUSTURYA, MUZ CUMHURİYETİ DEĞİL' Bu arada 'Wells'teki mahkemede Amerika'ya gitmesi, Amerika'da ifade vermesi tekrar geri gelmesi Wells mahkemesine girmesi'... Bu ancak bir film senaryosu olur. Ama o film senaryosunda Avusturya Cumhuriyeti olamaz çünkü Avusturya Cumhuriyeti bir muz Cumhuriyeti değil, gelişmiş bir Batı Avrupa Cumhuriyeti, hukukun yüzde 99,9 uygulandığı, hukukun üstünlüğü ilkesinin olduğu bir ülke. Böyle bir filmde dahi Avusturya'yı oraya koyamazsınız. Dolayısıyla Can Bey'e verilecek çok anlamlı bir cevabım yok! Aynaya baksın, kaç yıldır deneyimli gazetecinin bu yaptığı haber acaba kendisine yaskışıyor mu? Bnun altında yatan motivasyonu bilemiyorum ama bunun iyi niyetli olmadığından artık eminiz. Çünkü bunun bir benzerini önce Deutsche Welle yaptı.. Şimdi bir benzerini sayın Can Ataklı yaptı. GAZETECİLERE SESLENDİ Yani gazetecilere sesleniyorum: Türkiye'nin enflasyon problemi var, döviz inanılmaz şekilde artmış; yönetici ve geçim problemi var. Lütfen bunları haber yapın. Yani hiç haber yapacak bir şey kalmadı da Sezgin Baran Korkmaz'ı mı haber yapıyorsunuz? Bu demek ki haber etme nedeni bunu kaçırmak istiyor. Gündeme getirmek istiyorlar. Halbuki bu süreç profesyoneller tarafından, yani avukatlar, savcılar ve hakimler tarafından hem Türkiye'de hem Avusturya'da yürütülen bir süreç. Neticesinde hep birlikte göreceğiz. Böyle haberler yapmanın anlamı yok. Ben eskiden magazincilere gülerdim, açıkçası şu an magazinciler daha güzel, daha doğru haber yapıyor."