Sadece birkaç hafta önce, dünya ekonomik değişimlerine öncülük etme eğiliminde olan ABD’deki enflasyonun, artan hisse senetlerini zirveye çıkarabileceğine ve hükümet borçlanma maliyetlerini düşürebileceğine dair işaretler geldi. Yatırımcılar, merkez bankalarının artık faiz artırım döngüsünün zirvesine yaklaşmasıyla birlikte yavaşlayan ekonomilere daha fazla dikkat edeceklerini düşünüyor. 

Bunun yerine, bu hafta ABD bankası Citi'nin İngiltere enflasyonunun Ocak ayına kadar yaklaşık yarım yüzyılın en yüksek seviyesi olan yüzde 18.6'ya fırlayacağına dair bir tahminle başladı. Bu, Rusya'nın ihracatta daha fazla daralma sinyali vermesi ve Avrupalı alıcıların kıştan önce arz arayışına girmesiyle birlikte, doğal gaz fiyatlarındaki bir başka patlayıcı artışın yavaşlama belirtisi göstermemesiyle geldi.

‘AVRUPA’NIN HASSAS NOKTASI…’

Gaz fiyatları Ağustos ayında yaklaşık yüzde 40, bu yıl ise yaklaşık yüzde 300 arttı. Pictet Wealth’in kıdemli ekonomisti Thomas Costerg, "Anahtar enerji, enerji, enerji. Bir enerji krizi var, bu konuda dürüst olalım, elektrik fiyatları Covid-19 öncesi seviyelerin 10 katı, bu sistem için bir şok" dedi. Avrupa'nın Rus gazına olan bağımlılığına atıfta bulunarak, "ABD ve Avrupa farklı yollarda. Hepimiz Avrupa'nın hassas noktasının yabancı enerji olduğunu biliyorduk ve şimdi bunun bedelini ödüyorlar" dedi.

‘GEÇEN HAFTA HER ŞEY DEĞİŞTİ’

Amundi Enstitüsü Başkanı Monica Defend, Avrupa'nın zayıf ekonomisi nedeniyle euronun Aralık ayına kadar 0.96 dolara düşeceğini tahmin ediyor. Bu haftaki Jackson Hole sempozyumunda bir araya gelen merkez bankalarının önceden beklenenden daha agresif faiz artırımlarına zemin hazırladığına dair endişeler artıyor. 

Rabobank Faiz Stratejisi Başkanı Richard McGuire, "Piyasa, durgunluğun baskın tema olacağına, merkez bankalarının politika sıkılaştırmalarında daha uzlaştırıcı veya rahat olacağına giderek daha fazla güveniyordu. Geçen haftanın başından beri bu tamamen tersine döndü" dedi. (Reuters)