Cari işlemler hesabı martta 5 milyar 554 milyon dolar açık verirken, 12 aylık cari işlemler açığı 24 milyar 223 milyon dolar oldu.

TCMB eski Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Fatih Özatay, bugünkü "Cari açık, döviz, enflasyon: Ankara’da neyin telaşı?" başlıklı yazısında "Cari açığın bu denli yükselmesinde enerji fiyatlarındaki sıçramanın önemli bir rolü var" ifadelerini kullandı.

''BİR TELAŞ MI VAR?' SORUSUNU AKLA GETİRİYOR'

Özatay, "Sorun tam da burada. Enerji ithalatçısı bir ülkeyiz. İthal ettiğimiz ham petrolün ya da doğalgazın ithal fiyatları uluslararası piyasalarda belirleniyor; kontrolümüzde değil" dedi.

Öte yandan Özatay şu şekilde devam etti:

"Böyle bir ortamda ya da ortama gelinmesinde her ne kadar çok önemli bir rol oynadıysalar da karar alıcıların paniklememesi gerekiyor. Paniklerlerse, panik kararlar alınıyor. Bu kararlar kulaklara kar suyu kaçırabiliyor. Sürdürülemez durumun sürmesi açısından büyük bir risk bu.

Son zamanlarda açıklanan bazı kararlar döviz işlemlerinin bir yandan giderek kontrol altına alınmaya çalışıldığı diğer yandan bankalara ve onlardan da Merkez Bankası’na -ne olursa olsun- biraz daha döviz gelsin amacıyla hareket edildiği izlemi veriyor. Üstelik bu kararlar bir paket olarak –tutarlı bir bütün olarak ve tek seferde- açıklanmıyor. ‘Şu gün şu, bugün de bu’ şeklinde açıklanan kararlar belirttiğim izlenimi daha da güçlendiriyor. 'Bir telaş mı var?' sorusunu akla getiriyor. Olduğundan / olacağından daha fazla döviz talebi yükseliyor.

Bunlar yetmiyormuş gibi bir de yeni düşük faizli konut kredisi paketi açıkladık. Sanki başımıza bu gelenlerin temel nedeni faiz indirimi değilmiş gibi yapmayı sürdürdük. Bu satırlar yazılırken dolar kuru 15,60 düzeyine çıktı. Risk primimiz 700’ün üzerinde. Ekonomi politikası oluşturanlar ile uygulayanlar belki üzerlerinde biraz düşünürler de bu sevimsiz gidişatın önlenmesi açısından bir yararı olur istedim. Ahretliğimi kurtarma yazısı anlayacağınız…"