Çocuklarının daha iyi bir eğitim almasını isteyen ve özel okula gücü yetmeyen dar gelirli veliler, devlet okullarında da dudak uçuklatan ‘bağış’ talepleriyle karşılaşıyor. Anayasa’ya göre ücretsiz olan eğitim için vatandaş, çocuklarını iyi bir ilkokul ya da ortaokula göndermek için ‘bağış’ adı altında kayıt ücreti vermek zorunda kalıyor.
Üç kategoride bağış
AKP iktidarıyla başlayan ‘bağış’ ücretleri her yıl giderek artıyor. Nefes'ten Yurdagül Uygun'un haberine göre konuyla ilgili konuşan Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) Başkanı Ömer Yılmaz, üç kategoride bağış istendiğini belirterek, “Birincisi, okulun gerçek öğrencisi yani okul sistemine öğrenciler için 20 bin liraya kadar bağış talep ediliyor. Bir diğeri, okul iyi olduğu için başka mahalleden okulu tercih eden ve ikametgahını o okula alan çocuklar için yaklaşık 50 bin ile 100 lira isteniyor. Üçüncüsü de daha merkezi bir yerde, daha iyi eğitim verdiği düşünülen okullarda bağış parası 300 bin liraya kadar çıkabiliyor. İstenilen bağış miktarı verildiğinde hiçbir şey sorgulanmadan sizi okula kaydediyorlar. Veliler, maaşlarını kaç kat aşan ücretleri okullara yatırmak zorunda bırakılıyor” diye konuştu.
"Yeterince bütçe ayrılmıyor"
Okulların bağış ücreti istemesinin nedeninin kamu okullarına yeterince bütçe ayrılmaması olduğunu belirten Yılmaz, “Okulların bir sürü giderleri var. Dolayısıyla bunları kendi olanaklarıyla çözmeye çalışıyor. Bunu da okullarda kayıt ücreti değil de bağış adı altında ücretler talep ediyorlar. Yasallaştırmaya çalışıyorlar. Enflasyon da tanımıyorlar, kafalarına göre ücret istiyorlar” dedi. Bu durumun her şeyden önce bir eğitim hakkı ihlali olduğunu söyleyen Yılmaz, “En kötü ihtimalle okula giden bir öğrenciden, kâğıt, zarf, pul vs. isteniyor. En dezavantajlı bölgedeki okul bile artık bunları talep ediyor” şeklinde konuştu.
CHP'li Özçağdaş: Okulları kaderine terk ediyorlar
CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığı’nın okullar için bütçe oluşturmadığını belirterek, “Okulların temel ihtiyaçlarını karşılamıyor. Kadrolu temizlik görevlisi, temizlik malzemeleri, sabun, tuvalet kağıdı, fotokopi kağıdı gibi akla ilk gelen ihtiyaçlar bile veliler üzerinden giderilmeye çalışılıyor. Bakanlık her yıl yayınladığı genelgeler ile bu ücretlerin toplanmamasını söylüyor ama okullar ne yapacak? Bakanlık okulları kaderine teslim edip, sonra da ‘ücret toplanmasın’ diyor. Maalesef bunun gerçekçi olmadığını her yıl görüyoruz” dedi.
"Okullara bütçe verilerek sorun çözülmeli"
Suat Özçağdaş, devlet okullarında örgün eğitimde yaklaşık 15 milyon çocuğun olduğunu belirterek, “Milli Eğitim Bütçesi 1.5 trilyona yakın. Okullara her eğitim öğretim yılının başında eğitim öğretime hazırlık amacı ile öğrenci başına 1.000 lira bütçe gönderildiği takdirde şu anki MEB’in bütçesinin sadece 15 milyar lirası yani yüzde 1’i kullanılmış olur. Çocuklarımız için bir bardak temiz su bile veremeyenlerin, okullara bütçe vererek sorunu çözmesi gerekir” dedi.
