İktidara yakın Sabah gazetesinin yazarlarından Okan Müderrisoğlu, 2023 seçimlerine ilişkin tartışma yaratacak bir köşe yazısı kaleme aldı.

Müderrisoğlu, "Seçimin güvenliği... Ama kimin için?" başlıklı yazısında, 2023'te yapılacak seçimin güvenilirliği konusundaki hassasiyetlerin muhalefetten çok iktidarı tehdit edeceğini öne sürdü.

Müderrisoğlu “Evet, yanlış okumadınız! Bazılarının, 'Ne alâka?' dediğini duyar gibiyim. Öyle ya... İktidar, seçimlerin güvenliğinden birinci derecede sorumludur. Kaldı ki muhalefet de her seçimde iktidar imkânları ile seçimin neticesi arasında ilinti olduğunu öne sürebilmektedir. Buraya kadar, 'Türkiye tecrübesinden yansımalar olarak' nitelendirebileceğimiz yorum ve değerlendirmelerin günümüz şartlarında artık bir başka boyutu daha var" ifadelerini kullandı.

Müderrisoğlu yazısının devamında şu ifadeleri kullandı: 

"O da... Seçimlerin sosyal medya ve değişik algoritmalar üzerinden, bilhassa dezenformasyon faaliyetleri ile manipüle edilebileceği gerçeği. Fırtına öncesi sessizlik misali için için ısıtılan siyasi hava, seçimin son düzlüğüne doğru yığınla yalanın, çarpıtılmış bilginin "gerçek gibi servis edileceğini" hissettiriyor. Bir tür kamuoyu hazırlama sürecinin başladığını teyit eden faaliyetlere, özellikli mahfillerde gelişen kapalı devre konuşmalara dair epeyce uyarı geliyor. İktidarı, mevcut sorunların çözümü ve geleceğe dair icraatını anlatmaktan alıkoyabilecek, sürekli "meşru müdafaada kalmasına" yol açabilecek hazırlıklardan bahsediliyor.

Zincirin zayıf halkası olarak seçilecek kişi ve kurumların hedef alınması suretiyle topluca AK Parti politikalarının malûl edilmesi olasılığının ciddiyetle ele alınması gerekiyor.

Toplumsal fay hatlarının kırılgan olduğu merkezlerde sandıklara ve sayımlara sistemli gölge düşürecek sinsi aktörlerin eşkali de bu büyük resmin bir başka parçasını oluşturuyor."