Anayasa Mahkemesi Başkanlığına yeniden Zühtü Arslan’ın seçilmişti. Öte yandan 'Sarayın işaret ettiği aday' olarak gösterilen İrfan Fidan’ın 5 oy almasına dair yapılan “Sarayın adayı kaybetti” yorumlarına karşılık Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Çok sevindiler. Sevinmeye devam etsinler. Zühtü Bey bizim arkadaşımız" çıkışında bulunmuştu.

Cumhuriyet'ten Sefa Uyar'ın haberine göre, Hukukçu Ömer Faruk Eminağaoğlu, Yargıtay Başkanı Akarca’nın AYM eleştirisine tepki gösterdi. Arslan’ın daha önce iki kez AYM başkanı seçilmesinin “iktidar etkisiyle olduğu” yönünde tartışmalar yaşandığını anımsatan Eminağaoğlu, şunları kaydetti: 

'TEDİRGİNLİKLERİNİ AÇIKÇA GÖSTERİYOR

“Bekir Bozdağ, Zühtü Arslan için ‘Beraber yürüdük biz bu yollarda’ demek istiyor. Arslan’ın özellikle KHK’ler konusundaki tutumu kabul edilebilir değildi. Ancak AK Partinin görmek istemediği toplu karşı oyların öne çıktığı dönemlerde Arslan, karşı oy veren üyeler içinde oldu. Bu durum kuşkusuz AK Partide rahatsızlık yarattı. Başkanlık seçiminde iktidar, Arslan karşısında yer alıp, açıkça taraf olmasına rağmen Arslan’ın seçilmesi kuşkusuz AK Parti cephesinde rahatsızlık yarattı. Ancak Bozdağ, AYM’de başkanlık seçimini ayrı tutarak, diğer oylamalarda kendilerinin beklemediği bir sonucun ortaya çıkmayacağını ifade etmek istiyor. İktidar hukukun üstünlüğünü değil, kendi gücünün üstün olduğunu, yüksek yargı organlarının da bunun dışına çıkamayacağını her konuyu fırsat bilerek ifade etmekten geri durmuyor. Bu da kendilerindeki tedirginliği açıkça gösteriyor.”

'ADAY İŞARET ETTİĞİNİ AÇIKÇA İNKAR ETMİYOR'

Hukukçu Doğan Erkan mahkemelerin bağımsızlığına ilişkin hükümleri içeren anayasanın 138. maddesine işaret etti. “Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında hâkimlere tavsiye ve telkinde dahi bulunamaz” diyen Erkan, Bozdağ’ın açıklamasının iki noktada bu maddeyle bağdaşmadığını söyledi.

Erkan, “Cumhurbaşkanının aday işaret ettiğini açıkça inkâr etmiyor. Sadece ‘Sevinmesinler’ diyor. Buradan aksinden ispat yorum kuralıyla, seçimi kaybeden adayın işaret edildiğine, ona oy verilmesine dönük telkin veya tavsiyede bulunduğuna dair zımni kabul var. Bunun doğallaşması çok tehlikeli bir yargıya müdahale biçimi” dedi.

Erkan, “İkinci olarak geçmişte ve bizzat AK Parti kapatma davasında birlikte çalıştıklarını söyleyerek aslında ‘O da hanemizde’ demiş oluyor. Bakan, bu tür mantık çelişkileriyle şecaat arz ederken sirkatin söylüyor” diye konuştu.