Türkiye’de peş peşe yaşanan yangınlar, itfaiyecilerin yıllardır sürdürdüğü bir talebi yeniden gündeme taşıdı: “İş değil, meslek olalım.” Sosyal medyada #destekolmeslekolalım etiketiyle büyüyen kampanyada, itfaiyeciler, yaptıkları yüksek riskli işin karşılığında, yasal tanımlarının ve özlük haklarının netleştirilmesini istiyor.
Halen Devlet Memurları Kanunu’nda Genel İdari Hizmetler Sınıfı (GİH) içinde değerlendirilen itfaiyecilerin görev tanımları Belediye İtfaiye Yönetmeliği’ne göre yapılıyor. Bir itfaiyeci bu durumu şöyle yorumladı:
“Bir yerde tam teçhizatla çalışıyoruz, başka bir yerde eksik ekipmanla. Eğitim, haklar ve kariyer planlaması eşit ve merkezi olmalı. Bu sadece bizim değil, halkın da güvenliğiyle ilgili.”
İtfaiyeciler, “İtfaiye Hizmetleri Meslek Sınıfı” adı altında yasal bir düzenleme yapılmasını ve merkezi bir yapıyla “İtfaiye Genel Müdürlüğü” kurulmasını talep ediyor.
AFAD’A DEVRE TEPKİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde 51 ildeki itfaiye sorumluluğunun AFAD’a devredileceğini açıklaması da tartışma yarattı. Türkiye İtfaiye Teşkilatı Platformu, bu açıklamaya, “311 yıllık bir tecrübeyi aşağılamaktır” sözleriyle tepki gösterdi.
KESK’e bağlı Tüm Bel-Sen Başkanı Erdal Bozkurt da yıllardır meslek statüsü talebini gündemde tuttuklarını hatırlatarak şu değerlendirmede bulundu:
“Yönetmelikte yer alan ‘belediye başkanının verdiği diğer görevleri yapmak’ ifadesi, keyfi ve politik uygulamalara açık. Liyakatli, güncel teçhizata sahip, sınırları yasa ile belirlenmiş bir hizmet birimi her zamankinden daha gerekli. GİH sınıfı, bu işi herkesin yapabileceği anlamına gelir.”
İş ve İdari Hukuk Avukatı Sevgi Karaduman ise AB ülkelerinde ve ILO normlarında itfaiyeciliğin özel statüye sahip bir kamu görevi olarak tanımlandığını anımsattı.
