Millet İttifakı'nın İzmir mitingi 6 liderin katılımıyla Gündoğdu Meydanı'nda başladı.
Mitinge, Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayları İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu katılıyor.
Binlerce kişinin bulunduğu Gündoğdu Alanı'na liderler meydana deniz yoluyla geldi.
Kürsüye ilk olarak İzmir Belediye Başkanı Tunç Soyer çıktı. Soyer, "14 Mayıs'ta hep birlikte ülkemizi 'adalet olmadan kalkınma olmaz' diyen tertemiz bir siyasete teslim edeceğiz. Hep beraber inşa edeceğimiz gelecekte hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, işçiler ölmeyecek, hiç kimse eğitim ve sağlık hakkından mahrum kalmayacak. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir sizi cumhurbaşkanı yapmaya kararlı. Siz geleceğin Türkiyesine çok yakışıyorsunuz" dedi.
KARAMOLLAOĞLU: İŞSİZ TEK İNSAN KALMAYACAK
Soyer'in ardından Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu mikrofonu aldı, "Biz ülkemizi bir baştan bir başa sanayi tesisleriyle, yüksek teknolojiyle, her konuda biz varız diyen bir anlayışla yönetmek mecburiyetindeyiz. İşsiz tek insan kalmayacak, herkes rahat geçinebileceği bir gelire sahip olacak. Herkes mutlaka rahat geçinebileceği bir gelire sahip olacak. Bu bizim idealimiz. Biz ülkemizi bir baştan bir başa yüksek teknoloji içeren, bizi zenginleştiren tesisleri kurmak mecburiyetindeyiz. TOGG arabasıydı, İHA'ydı, yok tankımızdı, bunların hepsini sergiliyorlar. Ama bizim insanımızın ihtiyaçlarına nasıl çare bulabileceklerini söyleyemiyorlar, bilmiyorlar çünkü" dedi.
YAVAŞ: SEÇİME GİREBİLİRSİNİZ AMA KAZANAMAZSINIZ YASAK!
Karamollaoğlu'nun ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş kürsüye çıktı.
Yavaş, "21 yıl sonunda artık söyleyebilecekleri bir şey kalmadığı için sürekli bizi bir şeyler ile suçluyorlar. 'Biz kaybedersek darbe olur' diyorlar. Siz kaybedin diye seçime girdik kardeşim. Seçime girebilirsiniz ama kazanamazsınız yasak! Böyle tehditvari konuşmaları artık millet kabul etmiyor" ifadelerini kullandı.
Yavaş'ın ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu sahneye geldi. İmamoğlu, "7'nci ok yani hanımcılık" pankartını okuyarak "7'nci ok yerleşti" dedi.
"Milletin evlatlarına güveniyoruz" diyen İmamoğlu, "Mustafa Kemal Atatürk bize hem Cumhuriyet'i hem milletin Meclis'ini hem de demokrasiyi emanet etti" diye konuştu.
İMAMOĞLU: OYLARIMIZI BÖLMEYECEĞİZ
Mansur Yavaş'ın ardından kürsüye İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu çıktı.
İmamoğlu, "Kesinlikle her şey çok güzel oluyor. Kazanıyoruz İzmir, kazanıyoruz. Millet kazanıyor, çünkü sizlere güveniyoruz, Türkiye'ye güveniyoruz" diye konuştu.
"Millet İttifakı'nın iktidarı, milletin iktidarıdır" diyen İmamoğlu, "Biz bu süreci, Türkiye'nin ikinci yüzyılına başlangıcını sizlerle yöneteceğiz" ifadelerini kullandı.
İktidar cephesinin ayrımcı söylemlerine tepki gösteren İmamoğlu, "Seçimi onlar kazanırsa milli irade, seçimi Millet İttifakı kazanırsa darbeymiş! Hadi oradan!" dedi.
İmamoğlu, şunları söyledi: "Asla bölünmeyeceğiz. Asla oylarımızı bölmeyeceğiz. Cumhurbaşkanı Seçimi'nde oyumuz sayım Kemal Kılıçdaroğlu'na. Oylarımızı bölmeyeceğiz. Oylarımız Millet İttifakı'na."
BABACAN: TÜRKİYE İYİ YÖNETİLMİYOR
İmamoğlu'nun ardından konuşan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, "Bu ülke kötü yönetiliyor, kötü yönetildiği için bu durumdayız" ifadelerini kullandı.
"13 Mayıs'ta, seçimlerden bir gün önce Avrupalı gençler Eurovision şarkı yarışmasını konuşacak. Türkiye katılmıyor bile. Kopardılar, uzaklaştırdılar bu ülkeyi" diyen Babacan, şunları söyledi: "Madonna'yı, Metallica'yı, Rammstein'ı, Roger Waters'ı, Rihanna'yı ve çok sayıda müzisyeni kendi ülkemizde ağırladık. Hepsi geldi Türkiye'yi. Ne zaman oluyor, düzgün yönetildiğinde."
UYSAL: TAKKE DÜŞTÜ, KELLE GÖRÜNDÜ
Babacan'ın ardından kürsüye gelen Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, "İşte bu kutlu şehir tarihi sorumluluğunu bir kez daha yerine getiriyor. Türk tarihi önünde bir kez daha irade koyuyor. Demokrasi bayrağını, demokrasi meşalesini bütün baskılara rağmen, bütün dayatmalara rağmen yere düşürmediniz. İşte bu meydan bu ülkenin, bu aziz milletin, Türkiye'nin yarınlarının müjdecisidir. Türk insanıyla Türk insanının arasına duvarlar örmeye çalışanlara bu meydan cevaptır. Türk milleti yetki istediler yetki verdi. Güç istediler, güç verdi. Mutlak güç istediler, mutlak güç verdi. Beylere o da yetmedi. Dediler ki dilimizden dökülen kanun olsun. Şaibeli bir referandumla onu da geçirdiler. Biz uçacağız, kaçacağız dediler. Dediler ama bu rejimin fiilen işlemeye başladığı günden bu güne milletin sofradaki ekmeği küçüldü" ifadelerini kullandı.
UYSAL'DAN SOYLU'YA TEPKİ
"Bugün milletin iradesini boğmaya çalışıyorlar" diyen Uysal, "Bir İçişleri Bakanı var. Çıkmış diyor ki '14 Mayıs 2013 seçimleri bir darbe girişimi'ymiş. Anadolu'da güzel bir söz var. Dün Isparta'da paylaştım. Takke düştü, kelle göründü. İşte bu beylerin zihinlerinin nasıl çalıştığını bunlar ortaya dokuyor. Demokrasi zaten bu iktidar mensupları için muhalefette seslenilecek bir inanç. Onlar ruhen de lafzen de hiçbir zaman inanmadılar. 21 yıllık icraatları ortada. Şimdi Türk milletinin kendilerine mazeret bırakmayacak şekilde 4 tane 5 yıllık kalkınma planı uygulayacak zaman vermiş olmasına rağmen hâlâ çıkmışlar millete vaatte bulunuyorlar. Utanın, utanın" dedi.
DAVUTOĞLU: HİÇBİR TÜRKİYE CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANI'NA APTAL OLMA DİYE MEKTUPLAR YAZILAMAYACAK
Kürsüye Uysal'ın ardından Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu çıktı.
İzmir'e yeni bir kader yazmaya geldiklerini söyleyen Davutoğlu, "Bu manzara kolay olmadı. Aylarca toplandık, aylarca görüştük. Hiçbir şeyimiz gizli olmadı. Şimdi milletimizi iki kader yolu bekliyor. Ya şu anda otoriter yolsuzluk düzeniyle kirlenmiş cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi devam edecek ya da Türkiyemizi, milletimizi birleştiren Millet İttifakı gelecek, yeni bir ufuk çizecek? 14 Mayıs günü sadece bir Cumhurbaşkanı değişimine imza atmayacağız. Cumhuriyetimizin 2. yüzyılının yol haritasını çıkaracağız. Aramızdaki farklar büyük Cumhur İttifakı'yla" dedi.
İttifakın ilkelerini sıralayan Davutoğlu şöyle konuştu:
"1- Demokrasi ve özgürlükler. İnsan hakları. Cumhur İttifakı denen bu yamalı bohça yoluna devam ederse ki edemeyecek, bugünkü baskılar devam edecek. Ama biz gelirsek, 13 cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve yardımcıları olarak biz özgürlük alanlarını genişleteceğiz. Hiç kimse ötekileştirilmeyecek. Gençler bir tweet dolayısıyla cezalandırılmayacak. Herkes istediği gibi konuşacak, istediği gibi yazacak, istediği gibi giyinecek.
2- Adalet. Devletin dini adalettir diyen bir inançtan geliyoruz. Adaletin olmadığı hiçbir yerde huzur olmaz. Güven olmaz. Geleceğe herhangi bir şekilde umut olmaz. Bugün talimatla yürüyen yargı mekanizmasını tam ve bağımsız bir yargı sistemine dönüştüreceğiz.
3- İnsan onuruna yakışır bir hayat standardı ve ekonomi bir düzen. Bugün bu düzen, ucube cumhurbaşkanlığı sistemi, devlet kaynaklarını yakınlarına peşkeş çeken sistem fakiri daha fakir yaptı. Esnafımız çaba sarfetti kredi borçlarıyla ezildi. İşçilerimiz emeğinin karşılığını alamadı, enflasyonun altında ezildi. Kur korumalı mevduat adında faizcilere peşkeş çekilen 200 milyar Türk lirasını, arka kapıdan satılan 218 milyar Türk Lirası'nın hesabını sorarak, tek tek milletimize dağıtacağız.
4- Size siyasi ahlâk, temiz siyaset sözü veriyoruz. Türkiye'de yolsuzluk düzeni hakim, kimse hesap sormuyor. Bir bakan kendi şirketinden bakanlığında dezenfektan sattı, Erdoğan onu teşekkür ederek uğurladı. Ülkenin toprakları imar baronlarına peşkeş çekildi. Türkiye dışarıdan narko olarak anılan bir devlet haline geldi. Başbakanlığımıza mani olan siyasi ahlak, imar yasası, ihale yasası tekrar gündeme gelecek. Sayın Kılıçdaroğlu'yla siyasi ahlakı Türkiye'de egemen kılacağız. Herkes malvarlığı beyanında bulunacak.
5- Devletimizin kurumları büyük ölçüde yıprandı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti nevzuhur bir devlet değildir. Ben buraya Konya'dan geldim. Selçuklu başkentinden cumhuriyetimize kadar... Devletimiz itibar kaybetti. Mülakatlar üzerinden niteliksiz insanlar devlet kadrolarını doldurdu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni bütün kurumlarıyla ayağa kaldıracağız.
6- Dünyaya açık, onurlu bir ülke. Bu kader kavşağında seçimi kaybedeceğini anlayan iktidar mensupları saldırganlaştırdılar. Bu ülkede benden sonra başbakanlık yapan bir başbakan. Ama seçim kazanarak olmadı. Siz onu belediye başkanı yapmadınız İzmirliler. Millete hakaret eden biri olursa, milli iradeye laf eden biri olursa onunla hesaplaşırız. 14 Mayıs'ya yabancı istilacılara ülkeyi terk etmeyeceğiz diyor. Hiçbirimiz yabancılarla ilişkiler içinde değiliz. Ama ne yapacağız biliyor musunuz? Tarihimizde olmadığı gibi geleceğimizde de hiçbir Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'na aptal olma diye mektuplar yazılamayacak."
"Önce sen yurtdışında olduğu iddia edilen milyar dolarları ülkemiz getir ondan sonra yabancı istilasından bahset" diyen Davutoğlu, "Son 15 güne bu altı ilkeyle giriyoruz. Tam özgürlük ve demokrasi. Adalet. Temel insan onuruna yakışır ekonomik standart. Temiz siyaset, güçlü devlet ve onurlu Türkiye. Bir iktidarın en saldırgan olduğu an kaybetme korkusu yaşadığı andır. En vahimi... İçişleri Bakanı... Çıktı dedi ki kendisi hakkındaki iddiaları örtmek için her geçen gün daha çok bağıran bir bakan. Dedi ki 14 Mayıs bir sivil darbe girişimi. Kendisinin kafasında darbe mantığı var da ondan. Korku yaymak istiyorlar da ondan. İşte biz 6 genel başkan, 2 büyükşehir belediye başkanımız buradan sesleniyoruz. Korkmadık, korkmuyoruz, korkmayacağız. Hiçbir güç milli iradeye hakim olamayacak. 14 Mayıs'ta her bir oya, her bir sandığa sahip çıkacağız" ifadelerini kullandı.
AKŞENER: EMEKLİYE SEVK EDİLDİN
Davutoğlu'nun ardından İYİ Parti Genel Başkanı yurttaşlara hitap etti. Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Atatürk'ün, Atatürkümüzün hemşerileri, Zübeyde Hanım'ı bağırında taşıyan İzmir... Ben Atatürkümüzün hemşerisiyim, dolayısıyla benim hemşerilerim İzmir. Çaka Bey'in 1000 yıl evvel fethettiği Çaka Bey'in İzmir'i. Ve işgale karşıAtatürkümüzü Samsun'a gönderen İzmir.
14 Mayıs gecesi eğer biz kazanırsak işgalci olacakmışızı ya. İşgali sona erdiren İzmir, bugün burada gördüğüm İzmir kararını vermiş. Atatürkümüzün bıraktığı emanete sahip çıkan İzmir bizi istismar eden, vatandaşlık satan, 10 milyon Suriyeliyi ülkemize dolduran bu harami düzene son verecek.
İzmir'e gâvur diyenler Cumhuriyetimizin kurucularına ayyaş dediler. Sonra ne oldu? O iki ayyaş sözüne karşı önce kadınlar, sonra gençler ayağa kalktı ve 14 Mayıs akşamı inşallah ve mutlaka 13. cumhurbaşkanı seçilecek. Kendisini alkışlarla makamına oturtacağız. Ama sayın Erdoğan ve arkadaşlarını da nezaketle emekli edeceğiz. Burada bütün siyasi görüşten insanlar var. İYİ Partililer hem Kılıçdaroğlu'na hem de kendi logosuyla seçime giren İYİ Parti'sine oy verecekler. Her aileden bir oy istiyorum. Çünkü şu ana kadar en fazla eziyet gören benim. Bir anaya, bir babaanneye, bir eşe söylenmeyecek ne varsa bana söylendi. Moralim için istiyorum, iradem için istiyorum, ailem için istiyorum, torunum için istiyorum, tüm kadınlar için istiyorum. Çünkü bu mücadeleyi verebilmek için sizlere ihtiyacım var.
Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet! Duy Recep Bey duy, emekliye sevk edildin.