Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, bugün partisinin Sakarya il başkanlığı binasının açılışını yaptı. Açılışta halka seslenen İnce, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 'EYLÜL AYINDA PAHALILIĞI GÖRÜN' Türkiye'nin kötü yönetildiğini, işlerin iyiye gitmediğini belirten İnce, “Eylül ayında pahalılığı görün bu memlekette. Neden, biliyor musunuz? Yüzde 14 tarım alanları daraldı. Çiftçi ekmiyor. İkincisi ise kurak oldu. Üçüncüsü ise gübre yüzde 220 arttı. Çiftçiler gübre atamıyor. Çiftçiyi teşvik etmek yok. Çiftçi ürününü ucuza satıyor, tüketici pahalıya yiyor.” dedi. 'O KADININ ATTIĞI TWEETLERİ SİZ ATMIŞ OLSAYDINIZ HEPİNİZ HAPİSTEYDİNİZ' İnce, TRT'ye yapılan son atamalara ilişkin şu ifadeleri kullandı: “İşte önümüzde bir TRT var. Anayasaya göre tarafsız olması gereken bir kurum. Erdoğan'ın çiftliği, muhalefete yer vermeyen bir TRT. Elektriğin düğmesine bastığımızda hepimiz TRT payı ödüyoruz. Her telefon aldığımızda TRT payı ödüyoruz. Her televizyon aldığımızda TRT payı ödüyoruz. 85 milyonun para ödediği bu kurumda nasıl oluyor da yandaşlık oluyor. Geçtiğimiz günlerde TRT’ye bir kadını atadı. Kadının özelliklerinden birincisi, Fetullah Gülen'e geçmişte şiir yazmış olması; ikincisi, PKK'ya methiyeler düzmüş olması. O kadının attığı tweetleri siz atmış olsaydınız hepiniz hapisteydiniz.” 'KAFAYI KIRMIŞ BUNLAR' İnce sözlerine şöyle devam etti: ‘TRT’ye Öcalan’ı çıkardığınız’ dediğimizde AKP’nin bir grup başkan vekili var o diyor, ‘ TRT’ye çıkmadı, TRT Kürdi’ye çıktı’ diyor. Yahu TRT Kürdi, CNN’e mi bağlı? TRT’ye bağlı değil mi? Bu açıklama siyasetin konusu değildir, tababetin konusu değildir. Bu açıklamayı yapanlara siyasetçiler değil, doktorlar cevap vermelidir. Kafayı kırmış bunlar.” 'BU KAFADAN BİLİM ÇIKMAZ, ÖZGÜRLÜK ÇIKMAZ' Cumhurbaşkanlığı kararıyla Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ndeki görevinden alınmasına da değinen İnce, “Sanki AKP’ye ilçe başkanı atar gibi üniversiteye rektör atıyor. 6 ay boyunca öğrenciler, hocalar, mezunlar direndi. Gözaltına aldınız, evlerine polis gönderdiniz. Sonra ne oldu? Rektörü geri aldınız, dayanamadınız. Bu kafadan bilim çıkmaz, bu kafadan özgürlük çıkmaz, bu kafayla kalkınma olmaz.” 'TÜRKİYE’NİN KASASI, HAZİNESİ SENİN BABANIN ÇİFTLİĞİ Mİ?' İnce, Merkez Bankası başkanının 3 kere değiştiğini hatırlatarak iktidarı şu sözlerle eleştirdi: Bakın bir Merkez Bankası var. Bir ‘m’ harfi, o ‘m’ harfini söylemesin dolar 1 lira düşer. ‘Merkez Bankası başkanım’ diyor sanki onun ilçe başkanı. ‘Sayın Merkez Bankası başkanı’ dese ‘m’ harfini kullanmasa dolar 1 lira düşer. Ama ego o kadar yüksek ki hepsi onun. Bakanım, valim, merkez başkanım, kaymakamım… Hepsi onun, herkes onun emrine amade. 3 yılda 4 Merkez Bankası başkanı değişti. Derdi ne, faizmiş. Ya emir komuta ile faiz düşer mi? Merkez Bankası bağımsız olmazsa ona ‘başkanım’ dersen bu iş olmaz, bu doğru değil. Dünyanın en yetenekli adamı olsa da damadını maliye bakanı yapamazsın, yapmamalısın. Esnaf lokantası mı Türkiye Cumhuriyeti’nin hazinesi. Hani dışarıya çıkarken, kasaya damadı oturtursun, lokantada, ya da gelini oturtursun, oğlanı oturtursun… Türkiye’nin kasası, hazinesi senin babanın çiftliği mi? '50 ARTI 1 İLE İKTİDAR OLACAĞIZ' Bakın bütün bunların ortasında yıpranmış, savrulmuş, Türkiye’yi yönetemeyen bir iktidar var. Ama Türkiye’ye de umut olamayan oylarını arttıramayan bir muhalefet var. Onun için milletimize şunu söylüyoruz, ‘umudunu yükselt, umutlarını yeşert, üzülme artık. Memleket Partisi var, 50 artı 1 ile iktidar olacağız. 'HEPSİ 3-5 YERDEN MAAŞ ALIYOR' Sakarya’da ziyaretlerini tamamlayan İnce’nin bir sonraki durağı Yalova oldu. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği İnce, burada yaptığı konuşmada çift maaş alan bürokratları eleştirerek şu ifadeleri kullandı: “Her gün bir polis intihar ediyor. Kimse araştırmıyor, Meclis konuşmuyor fakat Emniyet Genel Müdürü, hem Emniyet Genel Müdürü maaşı alıyor hem de PTT’nin yönetim kurulundan maaş alıyor.Kıyak işe bak.Erdoğan’ın çevresindeki, akraba, eş, dost, yüksek bürokrat hepsi 3-5 yerden maaş alıyorlar. 100-150-180 bin lira maaş alan yönetici var. Memleket bu durumda. Buradan kurtuluş var, yapacağız, beraber başaracağız.”