TÜRK-İŞ tarafından her ay düzenli olarak Türkiye’de çalışanların geçim koşullarını ortaya koymak amacıyla açıklanan açlık ve yoksulluk sınırı verileri, Eylül 2025’te de dikkat çeken sonuçlar ortaya koydu.
Yapılan araştırmaya göre Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin yalnızca sağlıklı ve dengeli beslenmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması yani açlık sınırı 27 bin 970 TL’ye yükseldi. Gıda ile birlikte barınma, ulaşım, eğitim ve sağlık gibi tüm temel harcamaların toplamı olan yoksulluk sınırı ise 91 bin 109 TL'ye ulaştı.
Bekâr bir çalışanın aylık yaşama maliyeti de Eylül 2025 itibarıyla 36 bin 305 TL olarak hesaplandı.
Eylül ayı itibarıyla asgari ücretli bir çalışanın yaşama maliyeti ile aldığı ücret arasındaki fark 14 bin lirayı aştı.
TÜRK-İŞ verilerine göre “mutfak enflasyonu” da hızlı bir şekilde yükselmeye devam ediyor. Aylık bazda gıda fiyatlarında yüzde 3,17’lik yükseliş görülürken, son on iki ayda mutfak enflasyonu yüzde 41,05 oldu. Yıllık ortalama artış yüzde 40,94 olarak hesaplanırken, yılın ilk dokuz ayında gıda fiyatları toplamda yüzde 32,67 oranında arttı. 9 aylık artış yılbaşında asgari ücrete yapılan yüzde 30'luk zammı geride bıraktı. Asgari ücrete yapılan zam oranı özel sektörde de emsal teşkil ederek pek çok çalışanın maaşlarında benzer oranlarda zam almalarına neden olmuştu.
Araştırmada özellikle gıda ürünlerindeki fiyat artışlarının aile bütçesine yansıması öne çıkarken et ve tavuk fiyatlarındaki yükseliş, yumurtadaki büyük zamlar ve yeşil mercimek ile kırmızı mercimekte görülen fiyat artışları mutfak giderlerini artıran başlıca unsurlar olarak öne çıktı.
Ayçiçek yağı ve zeytinyağındaki çift haneli zamlar da dikkat çekti.
TÜRK-İŞ’in raporuna göre açlık ve yoksulluk sınırı yalnızca bir gelir düzeyini değil, aynı zamanda insana yakışır bir yaşam standardını işaret ediyor. Elde edilen bulgularsa dar gelirli çalışanların ve emeklilerin yaşam şartlarının giderek ağırlaştığını gözler önüne serdi.