Yandaş Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan, "Laik Türkiye’nin çocuklarının büyük hayaller göremeyeceğini iddia ederek “Her Allah’ın günü hakaret edilen, lanetlenen, aşağılanan çocukları nasıl hayal görebilsinler?” dedi.
 
"Türkiye’nin sorunu, sorununun ne olduğunu bilememesi trajedisi. Başına ne geldiğini, bu ülkenin bizim elimizden alındığı yakıcı gerçeğini göremeyecek kadar epistemik kölelere dönüşmesi traji-komedisi" diyen Kaplan, şöyle devam etti:

"Laik Türkiye’nin çocukları, elbette ki, büyük hayaller göremezler! Büyük iddia sahibi olamazlar! Rüyalarını büyütemezler! Ruhu yok edilen, ruh kökleri kurutulan, dili kuş diline, dini paçavraya çevrilen, her Allah’ın günü hakaret edilen, lanetlenen, aşağılanan çocukları nasıl hayal görebilsinler, nasıl büyük iddialara sahip olabilsinler ve rüyalarını nasıl büyütebilsinler ki?

“ARTIK YETER DİYORUM"


Ben, dünya tarihini bin yıl önüme katıp sürüklemiş asil bir tarihin, aziz bir medeniyetin çocuğu olarak Türkiye’yi yeniden süpergüç yapacak, insanlığın insanca yaşayacağı yeni bir dünya kuracak bir ülke hayal etmeyi, bu rüyamı büyütmeyi ve hayata geçirmenin yollarını bulmayı, keşfetmeyi yegâne vazifem olarak görüyorum. Bunu, şu çivisi çıkmış dünyada benden / Türkiye’den başka yapacak herkese hayat hakkı tanıyan, derinlikli, tertemiz, merhamet anıtı, köklü, ruh dolu, adalet timsali bir medeniyet tecrübesine sahip başka bir aktör yok!

İnsan hayal görebildiği ölçüde yaşar. Hayal göremeyen insan, başkalarının hayallerini yaşar, başkalarının hayallerinin kölesi olmaktan kurtulamaz.

O yüzden şu: Nasıl bir gençlik? Çağrısı çağını kuracak, çağlayan olup akacak, meyveye duracak bir gençlik. Hayal mi? Hayali bile güzel! Masal mı? Yunus, Sinan, Itrî masal mıydı? Vesselâm.

Yeniçağ