Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Adıyaman Merkez Yeni Mahalle'de bulunan Sueda Kent Sitesi B Bloku'nun yıkılması sonucu 65 kişi hayatını kaybetti, 14 kişi yaralandı.

Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığınca, yıkıma ilişkin müteahhitler Mehmet Murat Bulut ve Muhittin Büyük ile şantiye şefi, statik proje müellifi ve fenni mesul Ömer Yılmaz hakkında "bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 22 yıl 6 aya; binanın yapıldığı dönemde Adıyaman Belediyesinde görevli Aysel Ertemir, Bedir Leblebici, İrfan Günay Çelik ve Mehmet Bağcı hakkında ise "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Her iki dosya daha sonra birleştirildi.

'BÖBREKLERİM İFLAS ETTİ'

Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın dördüncü duruşmasına, sanıklardan Mehmet Bağcı, müdahiller ve tarafların avukatları katıldı.

Depremde oğlunu kaybeden Gül Nihal Tamer, duruşmada yaşadıklarını anlattı ve "Yıkılan binada oğlumu kaybettim. Eşim ve iki çocuğumla birlikte enkazdan yaralı çıkarıldık. Bacağımda kalıcı hasar oluştu, böbreklerim iflas etti, diyalize girdim" dedi. 2010'dan itibaren ailece binada yaşamaya başladıklarını belirten Tamer, "Herhangi bir tadilat ya da kolon kesilmesi görmedim. Eşim binayı müteahhitten almıştı. Yapı denetim sorumlusu, müteahhit ve diğer yetkililerden şikayetçiyim" ifadelerini kullandı.

'ÇOK ACILAR ÇEKTİK'

Depremde oğlunu kaybeden Hüseyin Ali Tamer de duruşmada yaşadığı acıyı ve sorumlulara yönelik tepkisini dile getirdi. Tamer, "Deprem sırasında eşim ve üç çocuğumla birlikte binadaydık. Enkazdan çıktık ancak bir oğlum hayatını kaybetti. Eşim ve büyük oğlum 6 ay tedavi gördü, 7'şer kez ameliyat oldular" dedi.

"Çok acılar çektik" diyen Tamer, "Yargılama sürecinin hızlanması gerektiğini düşünüyorum. 65 kişinin hayatını kaybettiği bir binada kimsenin sorumlu olmamasını kabul edemiyorum. Eşimin bacağına greft takıldı, bir ayağı hala düşük durumda. Binanın yapımından yapı denetimine ve ruhsatlandırmaya kadar sorumluluğu olan herkesten şikayetçiyim" ifadelerini kullandı. Tamer ayrıca, "Müteahhit Murat Bulut'un kardeşi Taner Bulut, o dönem binayla ilgili 'Bu bina 9 şiddetindeki depreme bile dayanır' diyordu" dedi.

'İMARA AYKIRI ODALAR NEDEN YAPILDI'

Depremde iki kardeşini kaybeden ve annesiyle enkazdan yaralı kurtulan Hatice Özciriş de önceki beyanlarını tekrar ederek şikayetinin devam ettiğini belirtti ve sanıkların cezalandırılmasını talep etti. Özciriş, "Sanıklara şu soruyu sormak istiyorum: İmara aykırı şekilde giyinme odası, kiler ve ebeveyn banyosu neden yapıldı? Yapı denetim firması bu duruma neden izin verdi, bu haliyle binanın kullanımına nasıl onay verildi?" diye sordu.

Diğer müştekiler de sanıklardan şikayetçi olduklarını belirterek, en ağır şekilde cezalandırılmalarını talep etti.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya duyurdu: 1 şehidimiz var!
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya duyurdu: 1 şehidimiz var!
İçeriği Görüntüle

'ADLİ KONTROL' KALDIRILSIN TALEBİ

Dönemin kamu görevlisi Mehmet Bağcı, savunmasında "Önceki beyanlarımı tekrar ederim. Eksik hususların giderilmesini talep ediyorum. Ayrıca hakkımda uygulanan yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmasını istiyorum" dedi. Müteahhitler Mehmet Murat Bulut ve Muhittin Büyük’ün avukatları da müvekkilleri hakkında uygulanan adli kontrol tedbirinin kaldırılmasını talep etti.

Cumhuriyet savcısı ise sanık Ömer Yılmaz hakkında çıkarılan yakalama emrinin devamına, dosya ve raporların dönüşünün beklenmesine ve eksik hususların tamamlanmasına karar verilmesini talep etti.

DURUŞMA ERTELENDİ

Mahkeme heyeti, dosya ve raporun dönüşünün beklenmesine, ardından dosyanın bilirkişiye gönderilerek tarafların itirazlarının Dokuz Eylül Üniversitesi bilirkişi heyeti tarafından değerlendirilmesine karar verdi. Sanık Ömer Yılmaz hakkındaki yakalama emrinin devamına, infazının beklenmesine ve akıbetinin Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığından sorulmasına hükmeden heyet, sanıkların mevcut adli kontrol tedbirlerinin devamına karar vererek davayı, 16 Ekim 2025'e erteledi.

Soruşturma kapsamında, Mart 2023'te tutuklanan müteahhit ve dönemin Kızılay Adıyaman Şube Başkanı Mehmet Murat Bulut ile ortağı Muhittin Büyük, "dosyada delillerin toplandığı ve delil karartma şüphesinin bulunmadığı" gerekçesiyle 7,5 ay sonra tahliye edilmişti.

Kaynak: ANKA