DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, son dönemde siyasetin gündemini meşgul eden konulara ilişkin bir grup gazeteciye önemli açıklamalarda bulundu. TBMM açılış resepsiyonunda Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile verdiği fotoğraf üzerinden başlayan tartışmalardan partisinin geleceğine, muhalefet belediyelerine yönelik tutumdan sürece ve Erdoğan'ın yeniden adaylığına kadar birçok başlıkta görüşlerini paylaştı.

TBMM'nin 1 Ekim'deki açılış resepsiyonunda, CHP'nin katılmadığı bir ortamda Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile aynı karede yer alması sonrası başlayan tartışmalara değinen DEVA Partisi Genel BaşkanıAli Babacan, eleştirilerin kaynağının "troller" olduğunu iddia etti. Babacan, "Kiminle görüşeceğimizi, kimin elini sıkacağımızı size mi soracağız?" dedi.

"Numan Bey’in özel kaleminden bize davet geldi''

Resepsiyonda yaşananları detaylandıran Babacan, şu ifadeleri kullandı:

"Meclis resepsiyonlarında herkes birbiriyle ayakta göz hizasında konuşur. Resepsiyon bitmeden oradaki insanları içerde ayrı bir oturma düzeninin olduğu odaya çağırmak usulen doğru değil tabii. Yadırgadık orayı... Cumhurbaşkanı Erdoğan geldi. DEM Partililerle konuşmuş önce. Biraz ortalık sakinleşince... Numan Bey’in (Kurtulmuş) özel kaleminden bize davet geldi. Biz içeri girdiğimizde ilk kare fotoğraf çekilmişti. İlk karede Cumhur İttifakı var. Oturma düzeni de yoktu zaten içeri girdiğimizde. Muhalefet içeri davet edilince sandalyeler getirildi."

"Biz müstakil bir partiyiz"

Görüşmenin konusunun Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un komisyon çalışmaları için genel başkanlara teşekkür etmesi olduğunu ve toplamda 15 dakika sürdüğünü belirten Babacan, "Numan Bey’den davet geldiğinde -bir komplikasyon olabilir mi- diye aklımızdan geçti ama Özgür Bey’in (Özel) de zamanında böyle davete olumlu yanıt verdiğini hatırladık. Girdik, karedeyiz diye bize hakaretler, ağır küfürler yağdı. Biz buna cevap veririz, susmayız. Kimseye hesap verecek durumumuz da yok. Biz müstakil bir partiyiz" dedi.

"Bizi çok rencide ettiler''

Babacan, 3 Ekim akşamı CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in kendisini arayarak üzüntüsünü ifade ettiğini belirtti ve ekledi:

"CHP’nin yönetimiyle, kurumsal yapısıyla bizim sorunumuz yok. Ama CHP’yi destekleyenler içinde (sosyal medya hesapları, troller özellikle) hiç hak etmediğimiz durumları ortaya koyan bir tablo yarattılar. Bizi çok rencide ettiler... Sorunumuz o grupla. Mesele; hakaret, küfür."

Gürsel Tekin’e güçlü destek: Sarıgül'ün eski kadroları ziyarette bulundu
Gürsel Tekin’e güçlü destek: Sarıgül'ün eski kadroları ziyarette bulundu
İçeriği Görüntüle

"DEVA partisini kurduğumuz gün ortaya koyduğumuz itirazlar halen geçerli"

Partisini kapatıp AKP'ye katılacağı yönündeki iddiaları net bir dille reddeden Babacan, AKP'den ayrılışının temel nedenlerini hatırlattı. Kendisinin AKP'nin kurucularından olduğunu, parti programı ve tüzüğünü yazan dar ekipte yer aldığını belirten Babacan, "Kuruluşta ortaya koyduğumuz ilkeler; örneğin vekillik-bakanlık için 3 dönem kuralı zaman içinde aşındı. Hukuk ve eğitimde işler kötüye gitti... AK Parti'den ayrılmamım kök sebebi budur: Hukuksuzluk, adaletsizlik, büyüyen menfaat şebekesi. Bunların değişeceğine dair iradeyi şimdi de görmüyoruz. Dolayısıyla bizim DEVA partisini kurduğumuz gün ortaya koyduğumuz itirazlar halen geçerli" diye konuştu.

"AKP belediyelerine sağlanan imkanlar muhalefet belediyelerine sağlanmıyor''

Ankara'nın göç alan ve sürekli büyüyen bir şehir olarak ciddi altyapı yatırımlarına ve kaynağa ihtiyacı olduğunu vurgulayan Babacan, muhalefet belediyelerine yönelik ayrımcı bir tutum sergilendiğini savundu:

"AKP belediyelerine sağlanan imkanlar muhalefet belediyelerine sağlanmıyor. Hatta bu muhalif belediyelerin kendi kaynaklarıyla buldukları imkanlar bile engelleniyor. Oysa asla parti ayrımı yapmadan belediyelere eşit davranılmalı... Merkezi hükümetin belediyelere mali konular başta olmak üzere adil ve eşit davranması gerekir. Bunu görmüyoruz."

Babacan, Mansur Yavaş'ın cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili soruların ise tamamen CHP'nin iç meselesi olduğunu belirtti.

"Siyasette de çok seslilikten yanayız"

Türkiye'yi iki kutuplu siyasete hapsetmek istemediklerini ve bunun siyaseti kuraklaştıracağını ifade eden Babacan, "Ekonomide tekellere karşı olduğumuz gibi iktidar ve muhalefet tekeli de olmasın dedik. Türkiye’nin 3. bir yola ihtiyacı var" dedi. AKP'den ayrılan seçmenin CHP'ye oy vermesinin zor olduğunu belirten Babacan, "Gençlerde belki kolay ama yaşı ilerlemiş vatandaşımızın CHP’ye geçişi zor. Siyasette de çok seslilikten yanayız" değerlendirmesinde bulundu.

"İktidarın topyekin bir iradesi yok''

Hükümetin yolsuzlukla mücadelede topyekün bir iradesi olmadığını düşündüğünü söyleyen Babacan, "Gerçekten mücadele etmek isteseler Kamu İhale Yasası’nı AB standartlarına getirirler. Hemen 1 ayda meclisten geçirip, 3 ayda uygulamaya koyabiliriz" dedi. Yolsuzlukların bir diğer kaynağının da imar meseleleri olduğunu belirten Babacan, "Ben haksız rantın önüne geçmek, yolsuzluk meselelerini köklü çözümü için uğraştım ama bana -Ali Babacan inşaat sektörüne karşı- diye saldırdılar" şeklinde konuştu.

"Komisyon Öcalan'ı dinlemeli''

TBMM Milli Kardeşlik Komisyonu'nun çalışmalarını önemsediklerini ve yüzde 5 çözüm ihtimali bile olsa süreci destekleyeceklerini belirten Babacan, "Komisyonun ilk ve önemli görevi örgütün fesih süreciyle alakalı yasal bir zemin hazırlamak" dedi. Bu süreçten sonra hak ve özgürlükler konusunun gündeme alınması gerektiğini ifade eden Babacan, Öcalan'ın görüşlerinin komisyona nasıl aktarılacağı sorusuna, "Prensip olarak Öcalan’ın söylemek istediklerinin bir şekilde komisyona iletilmesini faydalı buluyoruz. Komisyonun bunu önce bir kendi içinde konuşması gerekir. Konsensüsle karar alması gerekir" yanıtını verdi.

"Bizim AKP hariç tüm partilerle siyasi diyaloğumuz var"

DEVA, Gelecek ve Saadet partileri olarak kurdukları "Yeni Yol" grubundaki işbirliğinin devamından ve genişlemesinden yana olduklarını belirten Babacan, "Bizim AKP hariç tüm partilerle siyasi diyaloğumuz var" dedi. AKP ile kurumsal bir diyalogları olmadığını, bayramlaşma taleplerine olumsuz yanıt aldıklarını ve kongrelerine usullere aykırı şekilde son dakika davet edildiği için katılmadıklarını söyledi.

"Erdoğan yeniden aday olamaz''

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden aday olup olamayacağı konusundaki görüşünü koruduğunu vurgulayan Babacan, şunları söyledi:

"Erdoğan yeniden aday olamaz. Çünkü 4. dönem oluyor. Mevcut anayasada hiçbir yolu yok bunun... Bir insan devlet yönetme gücünü uzun süre kullanırsa güç zehirlenmesi oluyor. Bir daha bu yanlışlar yapılmasın diye AK Parti tüzüğüne 3 dönem kuralı kondu. Anayasada 2 dönem kuralı var. '-Mesele memleketse gerisi teferruat-' diyenler de çok tehlikeli bir söz ediyorlar. Hukuk, adalet, sandık teferruat mı?"

Babacan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Erdoğan, ülkenin iyiliğini istiyorsa bırakır. 23 yılın ilk yarısında kabaca iyi şeyler oldu, 2. yarısında kötü şeyler oldu, kötü şeyler devam ediyor. Artık kendisini de ülkeyi de daha fazla yormasına gerek yok. Türkiye’nin yarınları için kendinin de bir döneme imzasını atmış bir insan olarak tatlı dönüşümle bu işi başkalarına bırakması lazım."