Çok sayıda kamu emekçisinin katıldığı eylemde şu ifadelere yer verildi:


*Her gün gözümüzü iğneden ipliğe gelen zamlarla açıyor, derinleşen kriz ve pandemi nedeniyle nefes almanın bile zorlaştığı bir dönemden geçiyoruz… Gericilik, kutuplaştırma, kayyum politikaları, OHAL uygulamaları, pandemi, hayat pahalılığı, geçim derdi, işsizlik ve daha saymakla bitmeyecek sorunlar yumağı ile kuşatıldık…

*Siyasal iktidar halkın, emekçilerin yaşadığı dertleri, sıkıntıları çözmek yerine attığı her adımda sorunlar yumağını büyütüyor. Acı reçete yine emekçilerin, yoksullaştırılan halkın payına düşüyor.

*Milyonlarca çalışan ve emekli; TÜİK’in gerçek enflasyonu perdeleyen rakamlarıyla, sahte verilerle açlığa mahkûm edilmek isteniyor.

*Son bir yıl içinde doğalgaza % 32, elektriğe % 31, baklagillere % 60, peynire  % 27, yumurtaya % 80, ayçiçekği yağına % 50, köprü ve otoyol geçiş ücretlerine % 26 zam yapıldı.  Açlık sınırının 2.600, yoksulluk sınırının 8.600 TL’yi aştığı bugünün koşullarında sıra emekçilere gelince “kaynak yok” diyorlar. Ama 5’li çetenin vergi borçlarının silinmesi onlara bütçeden devasa paraların aktarılmasında kaynak sıkıntısı çekilmiyor. 

*İtibardan tasarruf olmaz diyerek Saray’a günlük 59 milyon TL bütçe ayırırken işini kaybedene günlük 39 TL’yi reva görüyorlar.

*TÜİK gerçek dışı verileri çok uzun süredir emekçi kesimlerin maaşlarını, ücretlerini baskılamanın, düşük maaş politikasının aracı haline getirilmiştir. Son olarak açıklanan işsizlik verileri de göstermektedir ki, TÜİK iktidarın politikalarını aklama ve yaşanan durumu gizleme görevi yapmaktadır. En çok işten atmaların yaşandığı bu dönemde dahi TÜİK’e göre işsizlik rakamlarında düşüş yaşanarak 12.7’ye gerilemiştir.

*Ancak Ali Cengiz oyunları ile rakamlara takla attırmaya, Saray medyası aracılığıyla gerçek gündemleri unutturmaya, anti demokratik baskı politikalarıyla tepkileri önlemeye çalışsalar da, ‘Asgari ücretliyi, işçiyi, memuru, emekliyi enflasyona ezdirmedik’ nutukları atmaya devam etseler de artık mızrak çuvala sığmıyor. Sadece son bir yıl içinde kamu emekçisinin ortalama maaşı 114 dolar, 3 çeyrek altın , 4,5 gram altın azalmıştır. 

*Siyasal iktidarın memur kolları gibi faaliyet gösteren sözde konfederasyon ve bu konfederasyona bağlı sendikalar ise her defasında sahte enflasyon rakamlarının altına imza attıkları, kamu emekçilerinin hiçbir temel sorununu çözmedikleri mutabakatları “tarihi başarı” olarak yutturmaya çalışıyorlar.

*Sonuçta hangi sendikanın üyesi olursa olsun kaybeden her defasında tüm kamu emekçileri ve emekliler oluyor 

*Yaşanan % 36 lık gerçek enflasyon nedeniyle çoktan değerini kaybeden %3 +%3 zam ile dayatılan “TOPLU SÖZLEŞME” derhal yenilenmeli, yeni toplu sözleşme yapılıncaya dek yaşanan gerçek enflasyon, satın alma gücümüzdeki azalma dikkate alınarak ek zam yapılmalıdır.

*Asgari ücret vergi dışı bırakılmalıdır.
*Birinci vergi dilimi %15 ten %10’a düşürülerek, yoksulluk sınırına kadar olan maaşlardan yapılan kesinti birinci vergi diliminde sabitlenmelidir.
*Emekçilerin sağlık, eğitim, gıda, barınma, giyim, elektrik, ısınma giderleri için ödediği vergiler gelir vergisi matrahından mahsup edilmelidir.
*Yoksulluk sınırı altında geliri olan hanelerin elektrik, doğalgaz, su, internet giderleri pandemi tehdidi tamamen ortadan kalkıncaya kadar Hazineden karşılanmalıdır.
*Bebek maması, bebek bezi ve ekmek, süt ürünleri, elektrik, doğalgaz, su başta olmak üzere temel tüketim maddelerinde KDV sıfırlanmalıdır.