Gardaşın Gardaşa Borcu Olmaz Paşam

Tam bir haftadır Ermenilerin alçakça saldırısı sonucu karşı taarruza geçen Azerbaycan ordusu, 30 yılın hasretiyle tarih yazıyor. Ermeni işgali altındaki yerler birer  alınıyor. 2500'ün üzerinde Ermeni askeri öldürülmüş,  yüzlerce tank, top, imha edilmiş. Artık Ermeni askerleri silahlarını bırakarak ya teslim oluyor ya da kaçıyorlar. Paşinyan ateşkes çağrısı yapıyor. Türkiye bugüne kadar gerek Azerbaycan'da gerekse Türkiye'de Azerbaycan subay, astsubay ve askerlerini eğitip her türlü silah teçhizat desteğini veriyor. Çünkü bu aynı zamanda tarihten gelen bir gardaşlık borcu. Nedir bu tarihten gelen hadise. Neriman Nerimanov Tiflis'te doğmuş, altı yıl dini eğitim almış.Sonra lise eğitimi alarak bir yıl  bir köyde öğretmenlik yapmış. Daha sonra tıp eğitimi alarak doktor olmuştur. Nerimanov 1920 yılında Kızılordu'nun Bakü'yü işgal etmesi sonucu Lenin'in önerisi ile 3 yıl Azerbaycan Devlet Başkanı olmuştur. O zaman Türkiye'nin bir çok bölgesi işgal altında. Türkiye hiçbir mandacılığı kabul etmeyip savaşarak ülkeyi kurtarma derdinde. Ama orduları dağıtıldığı için, silah ve para gerekiyor! Tek umut Sovyetler Birliği'nden silah ve para almak. Atatürk, 3 Mayıs 1920 günü  Doğu Cephesi  Komutanı Kazım Karabekir  Paşa'ya  yazdığı mektupta, ''Devlette hiç para kalmadı, şu anda içeride para temin edineceğimiz bir kaynak da yok. Başka kaynaklardan para temin edinceye kadar Azerbaycan Hükumetinden borç para alınmasını temin etmemizi rica ederim'' diyordu. Kazım Karabekir Paşa, isteği Azerbaycan Hükumetine iletti.

19 Ağustos 1920'de TBMM'ye bir mektup yazan Nerimanov, TBMM kurulmasından duyduğu memnuniyeti  dile getiriyor ve emparyalistlere karşı verdiği mücadeleden dolayı Türkiye'yi kutladıktan sonra, ''Emparyalizme karşı birlikte  hareket etmekten başka şansımız yok. Müslüman Türk komümistleri emperyalizme karşı  yürüttüğünüz haklı kavganızda yanınızda olacaktır'' diyordu. Bakü Latin harfleri ile yayın yapan Yeni Yol Gazetesi, Azerbaycan halkına yaptığı bir çağrıda şöyle diyordu: Mustafa Kemal'in askerleri tek başlarına mücadele  ettiği bir dönemde, Anadolu'daki Türk kardeşlerimize yardım etmeli; iaşe toplamalı, ve gerekirse gidip orda canımızı feda etmeliyiz.

Bunlardan başka Türk ordusunun kazandığı 1'nci ve 2'nci İnönü Savaşları, Azerbaycan'da büyük çoşkuya sebep oldu. Nerimanov'un emriyle Dışişleri Bakanı Mirze Davut Hüseyinov, TBMM'ye bir telgraf çekti: ''Kardeş Türk halkını, TBMM'sini ve onun reisi Mustafa Kemal Paşa'yı, Azerbaycan Sovyet Sosyalist Halk Cumhuriyeti adına kutluyor ve tebrik ediyoruz'' dedikten sonra Azerbaycan halkının bu zaferin şerefine 30 vagon petrol, 2 vagon benzin, 8 vagon gaz yağı gönderdiğini bildiriyordu. Aynı yılın Mayıs ayında, Azerbaycan Devleti hiçbir talep olmadığı halde TBMM Hükumetine 62 (tanker vagon) petrol gönderdi. Mayıs içinde Türkiye'ye gönderilen telgrafta bundan sonra Azerbaycan Hükumeti, yürüttüğü bağımsızlık savaşı müddetince Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesinde hayatlarını kaybetmiş askerlerin yetim çocukların  barınacağı sığınaklar (yetimhane) için her ay 62 vagon petrol ve 3 vagon gazyağı göndermeyi taahhüt ediyordu. Bundan başka 1922 yılında Batum yoluyla Azerbaycan 9 bin tondan fazla kerosin, 350 ton benzin daha gönderdi.

Mustafa Kemal Paşa, 1921 yılında Nerimanov'a bir mektup göndererek borç para isteğinde bulundu. Mektup 17 Mart 1921 tarihinde TBMM Bakü Büyükelçisi Memduh Şevket Bey tarafından Nerimanov'a ulaştırıldı. Nermanov'a bazı bakanlar karşı çıksa da Mustafa Kemal Paşa'nın isteğine olumlu cevap verdi. Derhal hazırda bulunan 500 kilo altın Ankara'ya ulaştırıldı. TBMM bu altının 200 kilosunu devlet bütçesine ayırdı. Geriye kalanlarla silah mühimmat alındı. Daha sonra Buhara Cumhuriyeti yardımı olarak gönderilen altınlar, Rusya  kanalıyla Nerimanov tarafından Ankara'ya gönderildi. Nerimanov 23 Mart 1923 tarihinde Atatürk'e yazdığı cevap mektubunda, ''Savaştaki başarıdan dolayı Türk milletini, TBMM Meclisini ve şahsını kutladıktan sonra şu tarihi sözleri yazmıştır: Paşam Türk milletinde bir anane vardır Kardeş kardeşe borç vermez, kardeş her durumda kardeşinin elinden tutar. Biz kardeşiz, her zaman elinizden tutacağız. Her zaman ve her şartta birbirimizin elinden tutacağız. Tutmaya devam edeceğiz. Bugün yaptığımız bir kardeşin yaptığından başka bir şey değildir'' diyordu.

Atatürk de bir veciz sözünde, ''Azerbaycan'ın sevinci sevincimiz, kederi kederimizdir'' diyor. Yine büyük devlet adamı, ''Bir millet iki devletiz'' diyor.

Çok şükür Azerbaycan ordusu zaferler kazanıyor. Azerbaycan halkı da topyekün ordusunun ve devletinin yanındadır. Şimdilik dualarımızla ama ihtiyaç olduğunda kanımızla, canımızla Azerbaycan ordusunun ve halkının yanındayız. 

Zafer bizim olacak.