Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile AK Parti Genel Merkezi’nde 1 saat 20 dakika süren bir görüşme gerçekleştirdi.

Cumhur İttifakı’nda bulunan Büyük Birlik Partisi, seçim barajı meselesinde diğer ortakları AK Parti ve MHP'yle bir mutabakat sağlayamadı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli seçim barajının yüzde 7 olmasını isterken; Cumhurbaşkanı Erdoğan ise 5’e indirilmesini uygun görüyordu.

Her iki isimde düşüncelerini kamuoyu ile paylaşmasının ardından seçim barajı için yüzde 7’de karar kılındı.

Cumhur İttifakı’nın bir diğer üyesi Büyük Birlik Partisi ise AK Parti ile MHP’nin yüzde 7’lik kararından memnun olmadığını dile getirdi.

DESTİCİ’NİN ERDOĞAN'DAN SON İSTEĞİ

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, dün AKP Genel Merkezi’nde Erdoğan ile 1 saat 20 dakika süren bir görüşme gerçekleştirdi.

Görüşmede seçim yasası ve yeni anayasa çalışmaları konuşuldu. Bir diğer önemli nokta, Destici’nin Erdoğan’dan seçim barajı ile ilgili talebiydi.

Destici seçim barajının yüzde 3’e düşürülmesi talebini Erdoğan’a iletti.

Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bayram Karacan, partisinin seçim barajı ile ilgili talebini ve Destici ile Erdoğan görüşmesini Yeniçağ'dan Ümit Karadağ'a değerlendirdi. 

'BARAJIN SIFIR OLMASI GEREKİYOR'

"Toplantının içeriğini henüz Sayın Genel Başkan ile görüşemedim fakat ötende beri hem bunu birebir görüşmelerimizde hem de kamuya açık olarak televizyonlarda, diğer mecralarda hep şunu ifade ettik. Barajın sıfır olması gerekiyor.

Hele hele yeni sistemle beraber kesinlik böyle olması gerekiyor. Çünkü önceden şöyle bir kaygı vardı. Temsilde adalet ve yönetimde istikrar… Bir yandan adaleti sağlamaya çalışırken bir yandan da yönetimde bir istikrarsızlık olmasın diye kaygı vardı. Fakat yeni sistemle birlikte yürütme ve yasama artık birbirinden tamamen ayrılmış durumda. Biliyorsunuz, Cumhurbaşkanı ayrı seçiliyor, Meclis ayrı seçiliyor.

Dolayısıyla bizim bu savunduğumuz barajın sıfır olması tezi aslında temsilde adalet ve yönetimde istikrar kaygısı ortadan kalkmış olduğu için daha da güçlü oldu. Biz şunu savunuyoruz, diyoruz ki demokrasinin en temel özelliklerinden toplumdaki her kesimin sesini duyurması ve temsil edilmesi aslolandır. Toplumdaki her kesimin aldığı oy nispetinde temsil edileceği bir sistemin kurulması lazım. Bunun yolu da barajın sıfırlanmasından geçiyor.

'EN KÖTÜ İHTİMALLE YÜZDE 3 OLMALIDIR'

Yine de efendim Meclis’teki çoğunluk yürütmenin zihniyetiyle ters düşer, dolayısıyla karışıklık meydana gelir kaygısı taşınıyorsa orada da en fazla şu olabilir yüzde 3 olabilir. Yüzde 3 ‘ün üzerindeki her baraj temsilde adalet ilkesini zedeleyecek, onu ortadan kaldıracak bir mahiyete düşürür. Dolayısıyla biz bunu savunduk.

Toplantının içeriğinde Sayın Genel Başkan mutlaka aktarmıştır ama karşı cevaptan bununla ilgili nasıl bir cevap geldi henüz bilgi yok.Görüşme öncesinde zaten bu konuda istişarede bulunduk. Bu talebimizin tekrar gündeme geleceğini konuştuk zaten."