CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TV5 kanalında gündeme dair açıklamalarda bulundu. İnsan Hakları Eylem planıyla ilgili düşüncesini paylaşan Kılıçdaroğlu, "Mevcut Anayasa'yı uygulamayan bir insan bunları nasıl uygulayacak? Benim şahsi kanaatimi sorarsanız, Avrupa Birliği'ne, Biden'a mesaj veriyor. 'Biz bunları yapacağız, bizim üstümüze fazla gelmeyin' diye. Bu Eylem Planı hazırlansın diye Avrupa Birliği'nden fon, para alındı. Bunu hazırlamak için para mı alınır Allah aşkına? Dediğinizin büyük bir kısmı Anayasa'da yazılı" diye konuştu.

"DEMOKRASİDEN YANA OLANLARIN BU OYUNA GELMEYECEĞİ KANISINDAYIM"

TBMM'ye getirilen fezlekelerle ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, "Yargının bağımsız olmadığı yerde yağmur gibi fezleke gelir. Nitekim öyle oluyor. Dokulumazlık, halkın seçtiği bir milletvekilinin parlamentoda özgürce, rahatlıkla dile getirmesi için kendisine verilmiş bir imkandır. Dokulumazlıkları şimdi neden gündeme getiriyorlar? 'Millet İttifakı'nı nasıl karıştırırız' diye...Bir siyaset mühendisliği yapılıyor kendine göre. Demokrasiden yana olan bütün siyasi partilerin bu oyuna gelmeyeceği kanısındayım" dedi.

"BU ANAYASA YAPMA ORTAMI DEĞİL"

Anayasa değişikliği tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

*Anayasa değişiklikleri için uygun bir ortamın olması lazım. Gerilimin olmaması lazım. Bütün tarafların dinlenmesi lazım. Siz bugün parti kapatmaktan söz ediyorsunuz. Milletvekillerini hapse atmaktan söz ediyorsunuz. Bu, Anayasa yapma ortamı değil ki. Sabahtan akşama kadar açılıyor kabine, birinci konu CHP, arkasından Kılıçdaroğlu...Grup toplantısı yapılıyor CHP, arkasında Kılıçdaroğlu. 

*Açılış yapıyor CHP, arkasından Kılıçdaroğlu...Bu memleketin derdi yok mu? Demiyor ki esnafın derdini şöyle çözeceğim...Neden gündemi başka yerlere taşıyor da ülkenin sorunlarına getirmiyor? Ben Erdoğan'ın Türkiye'yi yönetme kapasitesini kaybettiğine inanıyorum. Erdoğan, Türkiye için gerçekten de artık bir milli güvenlik sorunudur. Diyeceksiniz ki bu çok iddialı bir laf. 

*Şöyle; Egemen bir gücün başkanı, yani Trump, çıkıp da Türkiye Cumhuriyeti'nin cumhurbaşkanına 'Bak beni kızdırma, senin mal varlığını araştırırım' dediği anda, 'Sen kim oluyorsun da benim mal varlığımı araştırıyorsun? Benim alın teriyle kazandığım mal varlığım bellidir, tamamı da Türkiye'dedir. Yurt dışında beş kuruş param bile yoktur, araştırmazsan namertsin' demezse ve ağzına bant çekip susarsa, o kişi artık egemen güçlerin yönetebileceği, talimat alabileceği konumdadır artık. Bunu inanarak söylüyorum.