İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu TBMM'de İYİ Parti adına söz alarak yapılandırma ile ilgili torba kanun teklifini ve deprem felaketini değerlendirdi.

Yapılandırma ile ilgili torba kanun teklifinin üçüncü maddesi üzerine İYİ Parti adına söz alan Nuhoğlu, "Bu maddeyle kesinleşmiş veya dava safhasında bulunan amme alacaklarının tahsil edilirken ne şekilde yapılandırılacağına ilişkin hükümler düzenlenmektedir. Her zaman olduğu gibi AK Parti iktidarının olağan kanun yapma sürecinin dışına çıkma alışkanlığını burada da gördük. Farklı konularda çok sayıda kanunda değişiklik yapılmasına rağmen teklifin sadece plan ve bütçe komisyonunda görüşülmüş olması Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kanun yapma geleneklerine uymamaktadır. Diğer taraftan yirmi yıllık bu iktidar döneminde çıkarılmış olan dokuz yapılandırma kanununun yarattığı beklenti var. Dolayısıyla milletin bu beklentisine ve isteğine duyarsız kalmak da mümkün değildir" ifadelerini kullandı.

'AFETİN BÜYÜKLÜĞÜNÜN ARKASINA SİNSİCE SAKLANANLAR VAR'

Konuşmasını deprem felaketi ile ilgili sürüdüren Nuhoğlu, "Son bir aydır ana gündem elbette depremdir. Ben her söz aldığımda depremle ilgili konuşacağım. Çünkü deprem gerçeğini unutturmak istemiyoruz. Yapılan hataları sıralayıp, sebep olanları açıkça söylemek istiyorum. Çünkü afetin büyüklüğünün arkasına sinsice saklananlar var. Afet yönetiminden sorumlu Çevre ve Şehircilik Bakanı afet risklerini en aza indirmek için güvenli yapılaşma konusunda hiçbir şey yapmamıştır. İçişleri ve Milli Savunma Bakanları afete acil müdahale konusunda kesinlikle çok geç kalmışlar. İlk gününe de sahaya çıkamadıkları gibi koordinasyonu sağlamak konusunda da çok beceriksiz olduklarını göstermişlerdir. Bu kadar öngörüsüzlük sonucu yaşanan büyük yıkıma rağmen sorumluluk hisseden ve görevinden istifa eden bir tek kişi bile çıkmamış, Kızılay Başkanı bile istifa etmemiştir. Üstelik hala konuşmaya devam edilmekte, ileriye dönük güzel vaatlerde bulunmaktadır. Bu kadar pişkinlik olamaz" diye konuştu.

'ERDOĞAN DOĞRU BİLGİLENDİRİLMİYOR'

Cumhurbaşkanı'na doğru bilgiler verilmediğini öğretim üyesi ile görüşmesi sonrasını anladığını söyleyen İYİP'li Nuhoğlu, "Öğretim üyesi diyor ki; "Yapılan ziyaret esnasında bir çadır tiyatrosu basına izletilmiş afet koordinasyon merkezine bile gidilmemiş, üniversite kampüsüne gece yarısı kurulan bir çadır, afet koordinasyon merkezi olarak gösterilmiş ve toplantı sonrasında tekrar sökülmüştür. Cumhurbaşkanı geçecek diye yollar günübirlik süpürülmüş, bozuk yollarda asfaltlama çalışması bile yapılmıştır" Osmaniye gezisi sırasında Cumhurbaşkanı yaptığı konuşmada, "deprem bölgesindeki vatandaşlarımıza bir yıl içerisinde konutlarını teslim etmeye başlayacağız. Vatandaşlarımızdan bir yıl müsaade etmelerini istiyorum" demek suretiyle yeni bir vaatte bulunmuştur" diyerek tepkisini gösterdi. 

'AKLA VE MANTIĞA UYGUN DEĞİLDİR'

Erdoğan'a hatırlatma yaparak "2019'da her şeyi normalken bile bir buçuk yılda teslim etme sözü verilen 100 bin konutu hala teslim edememişken yeni konut projelerinde henüz yol alınamamışken şimdi deprem enkazı kalkmadan deprem bölgesindeki mağdur vatandaşlarımızdan bir yıl müsaade istemek akla ve mantığa uygun değildir. Verilen söz havada kalacaktır. Çünkü altyapısı olmadan yeni bir yapılaşma süreci başlayamaz. Yeni yerleşimler için bilimsel hazırlık dönemi gereklidir. Vatandaşlarımızın korkusuzca güvenli yapılarda huzur içinde yaşayabilmeleri için inşaat sürecinde birbirini takip eden safhalar olacaktır" dedi.

'DEVLET DEPREMİN AĞIR SONUÇLARINDAN SORUMLUDUR'

Sözlerine devam eden Nuhoğlu, "Bu safhalardan herhangi birinden vazgeçilemez. Planlama, projelendirme, uygulama ve denetleme safhaları bütüncül bir anlayışla yürütülmelidir. Planlama safhası, zemin özelliklerinden dolayı yer seçiminden ulaşım ve sosyal ihtiyaçların karşılanmasına kadar bütün ayrıntıların düşünülmesini gerektirir. Projelendirme safhasında planlanan yapılaşma sürecine göre mimari ve statik bütün projeler kanun ve yönetmeliklere uygun olarak hazırlanmalıdır. Uygulama safhası standartlara uygun malzemelerle eğitimli personel ve sorumlu mühendisler eşliğinde iş programlarına uygun inşaatların yapılması demektir. Denetim safhası ise uygulamanın başından itibaren öncelikle hazırlanan projelerin uygun yürütülüp yürütülmediğinin kullanılan malzemelerin standartlara uygunluğunun ve iş güvenliğinin sağlanıp sağlanmadığının aralıksız kontrol edildiği en önemli safhadır. Bütün bu yapılaşmada en çok ihtiyaç duyulan ise finansmandır. Yeterli kaynak bulunmadan yüz binlerce konutun bir yılda yapılacağını söylemek inandırıcı değildir. Kaldı ki demir, çimento, tesisat ve elektrik malzemeleri gibi yüzlerce kalemin bu süre bu sürede temin edilmesi de mümkün değildir. Yaklaşan seçimler dolayısıyla milletin duygularıyla oynamaya algı yaratarak kandırmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Kentsel dönüşüm adına yirmi seneyi boşa geçiren bu iktidar depremin ağır sonuçlarından sorumludur. Bu sorumluluktan asla kaçamayacaktır. Bu vesileyle bir kez daha deprem bölgesinde hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara acil şifa niyaz ediyorum canla başla çalışan bütün ekipleri saygıyla selamlıyor, şükranlarımı sunuyorum"

POLEMİK HABER