Gündem

Kayyum yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesi'nde işten çıkarmalar protesto edildi

DİSK'e bağlı Genel-İş Sendikası üyeleri, Van Büyükşehir Belediyesi’nde kayyum yönetimi tarafından 7'si engelli 223 işçinin işten çıkarılmasını protesto etti. İşçilerden Önder Soğukbulak, "Bizi çıkarmaları sadece keyfi bir uygulamaydı. Gerçekten sudan bahanelerle bizim bugün işimize son verildi" dedi.

Abone Ol

DİSK'e bağlı Genel- İş Sendikası üyeleri, kayyum yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesi'nden 7’si engelli olmak üzere 223 işçinin işine son verilmesini protesto etti. ANKA Haber Ajansı’na konuşan işçiler, yaşananları "işçi kıyımı" olarak nitelendirdi ve eylem kararı aldıklarını duyurdu.

"Siyasi baskıyla işimize son verildi"

İşten çıkarılan işçilerden Önder Soğukbulak, Van Su ve Kanalizasyon İdaresi (VASKİ) bünyesinde çalıştığını ve hiçbir gerekçe gösterilmeden görevine son verildiğini belirterek, şunları söyledi:

"Sayın Devlet Bahçeli ve Erdoğan'ın, başlattığı bu süreçle beraber her şekilde kamuoyunda işte kardeşlik naraları söylenirken, bugün Van'da 223 işçimizin işine son verilmesi bugün gerçekten bu barışa ve demokrasiye sabotaj bir eylem olarak düşünüyoruz. Eğer bir genel sekreter gelip burada bu barış ve demokrasi 223 arkadaşlarının işten çıkarılması ile ilgili bunu yapabiliyorsa hükümete sesleniyorum. Ya atanmış bir memurun sen nasıl haddini bildirtmiyorsun? Sen kimsin ki bu hükümet adına sen bu işçilerin işine son veriyorsun? Bizim sesimize ses olmak isteyen bütün siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, demokrasi platformu ve halklara hepsine biz buradan sesleniyoruz; bizim sesimize ses olsunlar. Çünkü gerçekten bizi çıkarmaları sadece keyfi bir uygulamaydı. Gerçekten sudan bahaneler bizim bugün işimize son verildi.

CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel başta olmak üzere, Sayın Devlet Bahçeli, Sayın Erdoğan bütün kesimlerde, bütün siyasi partilerin genel başkanları. Biz onlardan şunu istiyoruz; derhal önce kayyum atılan yerlerin halk iradesine teslim edilmesi ve bir adım atılacaksa Barış ve Demokrasi Platformu üzerinden bugün bu 223 arkadaşının derhal işlerine geri dönülmesini rica ediyoruz ve bekliyoruz. Engelli arkadaşlarımızın yaşadığı mağduriyet çok daha büyük. Bu kabul edilemez."

"Engelliler bile işten çıkarıldı"

Yüzde 65 engelli raporu bulunan beş çocuk babası Rıfat Zorba ise kendisi ve eşinin engelli olduğunu belirterek, "Sadece engelli maaşıyla geçinmemiz mümkün değil. Ev kiramız var, çocuklarımız öğrenci. Bizi neden işten çıkardılar, anlayamıyorum" dedi.

İşçilerden Necattin Bulut, 2018 yılında Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten çıkarıldığını, tüm yargı süreçlerini kazanmasına rağmen tekrar mülakatta başarısız sayıldığını dile getirdi. 2024 yerel seçimlerinden sonra tekrar göreve başladığını ancak 29 Temmuz 2025’te işine yeniden son verildiğini ifade etti. Bulut, "Bu yapılan hukuksuzluğu hiç kimse kabul edemez. 7- 8 engelli arkadaşımız var. 14 bayan arkadaşımız. Yani hadi biz kendimizi geçelim, engelli arkadaşlarımızdan ne istediniz? Ev geçindiren insanlar, eşi engelli, kendisi engelli, iki çocuğu engelli. Yani bunlardan ne istiyorsunuz? Allah'tan reva mı bu yapılan? Hani sözde barış süreci sağlanıyor. Barış sağlanacak, onu göremiyoruz" dedi.

"Hukuki mücadelemiz sürecek"

İşçilerden Nimet Arslan ise işten çıkarmaların etnik kimliğe dayalı olduğunu savunarak, "Sadece Kürt olduğumuz için işten çıkarıldık. Daha önce de aynı gerekçeyle mağdur edildik. Yerimize başkaları alınacak, bu planlı bir kıyım. AKP İl Başkanlığı, valilikse valilik, Belediyeyse belediye her yerde hakkımızı savunmaya devam edip tepkimizi sonuna kadar göstereceğiz" diye konuştu.

İşçiler, sendika aracılığıyla tüm hukuki haklarını arayacaklarını ifade ederken, kayyum uygulamasına ve işten çıkarmalara karşı toplumsal destek çağrısında bulundu. DEM Parti’nin yanı sıra diğer siyasi parti ve sivil toplum örgütlerine seslenen işçiler, işlerine geri dönene kadar mücadeleyi sürdüreceklerini dile getirdi.

(ANKA)