Türkiye gündemini sarsan sahte diploma skandalı büyüyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, aralarında kamu kurumlarıyla iş birliği yapan isimlerin de yer aldığı örgütlü bir suç yapılanmasının, sahte e-imzalarla yüzlerce kişiyi üniversitelere akademisyen olarak yerleştirdiği belirtildi.

AFAD açıkladı: Ege Denizi'nde endişelendiren deprem
AFAD açıkladı: Ege Denizi'nde endişelendiren deprem
İçeriği Görüntüle

Çete lideri Ziya Kadiroğlu, 20-25 yıldır bu sistemin içinde olduğunu itiraf etti. 1999’dan bu yana benzer suçlardan 13 kez yargılanan Kadiroğlu’nun daha önce de “örgüt liderliği” iddiasıyla soruşturma geçirdiği öğrenildi. Kadiroğlu'nun sağ kolu olarak tanımlanan Mıhyeddin Yakışır ise, Suriyeli göçmenlerin adına hat çıkardığı, uyuşturucu bağlantıları olduğu ve emniyet kimliğiyle sahte e-imza aldığı iddia edildi.

Nefes gazetesinden Merve Şişman'ın haberine göre; çete lideri olduğu söylenen beden eğitimi öğretmeni Ziya Kadiroğlu ifadesinde, 20-25 yıldır bu sistemin içerisinde olduğunu söyledi. 1999’dan beri benzer suçlardan toplam 13 kez yargılanan Kadiroğlu, 2010, 2012 ve 2016 yıllarında da “örgüt lideri” suçlamasıyla soruşturma geçirdi. Gökay Celal Gülen’den ise “imza kopyalamanın beyni” şeklinde bahsediliyor. Gülen, kendisini hem hukuk hem de bilgisayar mühendisliğinden mezun olarak gösterirken, 10 tane de sahte kimlik taşıyor.

14 üniversitenin elektronik imzası kopyalanmış

Mıhyeddin Yakışır ise Ziya Kadiroğlu’nun sağ kolu olarak geçiyor. Suriyeli göçmenler adına hat çıkarıp bunları kopyaladığı, uyuşturucu bağımlısı ve satıcısı olduğu ifade edildi. Yakışır’ın fotoğrafı yapıştırılarak Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı’nda bir başkomisere ait sahte kimlik çıkarılıp bu kimlikle e-imza aldığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı ve yardımcıları, YÖK Eğitim Öğretim Daire Başkanı ve 14 üniversitenin öğrenci işleri daire başkanlarının elektronik imzalarının kopyalandığı belirlendi.

270 e-imza

Ayhan Ateş isimli çete üyesinin de kendisini istihbarat görevlisi olarak tanıttığı, 270 e-imza ürettiği belirtildi. Bu imzalarla 400’den fazla kişi akademisyen olarak üniversitelere yerleştirilirken, çoğunun doçent ve profesör olduğu ileri sürüldü. İki iddianamede de hukuk, psikoloji, inşaat mühendisliği, eczacılık gibi bölümler üzerinden 45 diploma oluşturulduğu aktarıldı.

Resmi sahibi Zeynep Karacan

Çete faaliyetlerinin büyük bölümünün de Ankara Ulus’ta bulunan TUZEM Akademi adında lüks bir konakta yürütüldüğü bildirildi. Zeynep Karacan TUZEM Akademi’nin resmi sahibi. İddianameye göre, kendisi sahte belgeler, kamera kayıtlarının silinmesi ve savunma hazırlıklarıyla bağlantılı.

Kaynak: NEFES