5253 Sayılı Dernekler Kanunu’nda derneklerin denetimine ve yaptırıma ilişkin çok sayıda düzenleme bulunduğunu vurgulayan ÇYDD açıklamasında şunları söyledi:

*Hukuksal mevzuatımız bu haliyle bile dernekler için kısıtlayıcı ve sınırlayıcı iken; TBMM’ye sunulan yeni yasa teklifinde dernek yönetimlerine kayyum atama, dernek malvarlıklarının dondurulması ve faaliyetinin durdurulmasına ilişkin düzenlemeler bulunmaktadır. Üstelik kanun teklifindeki bu kısıtlamalar, terörizmin ve kitle imha silahlarının finansmanının engellenmesi gerekçesi ile getirilmektedir.

“SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI DEMOKRASİNİN VAZGEÇİLMEZ ARAÇLARIDIR”

*Demokratik olmayı isteyen toplumlarda sivil toplum örgütlerinin varlığı ve hukuki güvence altında etkinlik göstermesi kaçınılmazdır. Sivil toplum kuruluşları çağdaş dünyada demokratik baskı unsurları olup demokrasinin ve çoğulcu toplum yapısının vazgeçilmez araçlarıdır. Hukuk devleti içinde yurttaşlar, yaşadıkları topluma karşı sosyal sorumluluklarını ancak demokratik kuruluşlarda örgütlenerek yerine getirebilecektir.

“SİVİL TOPLUM FAALİYETLERİNİN KISITLANMASI KABUL EDİLEMEZ”

*Özellikle belirtmek isteriz ki Atatürk ilke ve devrimlerinin korunması ve geleceğe taşınması için kurulan ve 31 yıldır bu amaçla toplum yararına çalışan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği; her türlü terörün, kamu düzenine ve demokratik toplum yapısına aykırı her türlü eylemin karşısındadır. Bununla birlikte, bu gerekçeler bahane edilerek yurttaşların örgütlenme hakkının ve sivil toplum faaliyetlerinin kısıtlanması da kabul edilemez.

“HAKKIN ÖZÜNE ZARAR VERİLMEMELİ”

*Kamu erkinin elinde terörle mücadele edecek her türlü imkan ve araç zaten bulunmakta iken bu gerekçe ile derneklerin yönetimlerine kayyum atanabilmesi, malvarlıklarına el konulabilmesi ve faaliyetlerinin durdurulabilmesi ülkemizin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) dernek kurma özgürlüğü ile Anayasa’nın demokratik devlet ve hukuk devleti ilkelerine aykırıdır. Bu düzenleme ile devlet ve toplum yapısı, kazanılmış anayasal hak ve özgürlükler geriye gidecektir. Hakkın özüne zarar verilmemelidir.

“BU YASA TEKLİFİ ÖNCELİKLE GERİ ÇEKİLMELİDİR”

*Anayasa hükümlerinin ve demokratik toplum yapımızın korunması adına, bu yasa teklifi öncelikle geri çekilmelidir. Yasa teklifi geri çekilmez ise Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerini yasa teklifini reddetme konusunda göreve ve duyarlı olmaya davet ediyoruz.