Federal İdare Mahkemesi’nin Leipzig'de verdiği karar, daha önceki bir kararı tersine çevirdi.

Önceki karar, “Yetkili makamların, sınır dışı edilen bir kişiyi anavatanlarına geri göndermeden önce “öngörülebilir bir süre için en temel ihtiyaçlarını” karşılayıp karşılayamayacağını belirlemeleri gerekmekle birlikte, uzun vadede asgari bir geçim seviyesinin karşılanıp sürdürülebilmesini sağlamalarına gerek yoktur” şeklindeydi. 

Karar değişikliği, Almanya'da sığınma hakkı verilmeyen bir Afgan vatandaşının davasından kaynaklanıyor. Mannheim İdare Mahkemesi, o ülkenin ekonomisinin durumu göz önüne alındığında, en uygun vatandaşların bile orada temel ihtiyaçlarını karşılamasının imkansız olacağını savunarak, Afganistan'a sınır dışı edilmesini yasakladı. Dava, Taliban'ın yeniden iktidara gelmesinin getirdiği ekonomik durumdaki değişiklik nedeniyle bu ay yeniden görülecek.

AVRUPA HUKUKU ENGEL DEĞİL

Bununla birlikte, Avrupa hukuku, sınır dışı eden makamın, sınır dışı edilen kişinin geri döndükten sonra sürdürülebilir bir geçim kaynağına sahip olmasını sağlamasını gerektirmez. Sınır dışı etme yasağı, ancak “ciddi insan hakları ihlalleriyle” karşılaşma tehdidinin, özellikle bireyin kendi ülkesine gelişine atfedilebilecek kadar yakın zamansal yakınlıkta gerçekleşmesi durumunda güvence altına alınabilir.

İsveç ve diğer Avrupa ülkeleriyle birlikte Almanya, Taliban'ın Ağustos ayında devletin kontrolünü yeniden ele geçirmesiyle Afganistan'a sınır dışı edilmeyi geçici olarak durdurdu. Ülke başlangıçta bunun kötü bir fikir olduğunu savunmuş, daha fazla Afgan'ın yasadışı yollardan Avrupa'ya girmeye çalışmasına yol açacağını belirtmişti, ancak daha sonra fikrini değiştirdi. (RT)