Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından, Mersin'de yaşanan yoğun göç dalgası ile birlikte yaşanan sorunları önlemek için Mersin merkezli 47 kurum ve kuruluş ile STK'lar ortak metin yayımladı.

Depremlerin ardından, Mersin'e 400 bin depremzedenin geldiği belirtilen ortak çağrı metninde, afet sonrası şehre gelen plansız ancak zorunlu göç dalgasının etkisiyle; altyapı, barınma ve ulaşım başta olmak üzere pek çok alanda kentin olanaklarının üzerine çıkılmasından dolayı, göç dalgası bir ‘sosyal afet’ haline dönüşmüş durumda." ifadesi yer aldı.

Yayımlanan ortak metin şu şekilde:

“Ülkemiz, 06 Şubat 2023 tarihinde depremlerle sarsıldı. Bu depremler ve yaşanan artçı sarsıntılar yaklaşık 13,5 milyon vatandaşın yaşadığı 11 ilde çok büyük yıkım oluştururken 42 binin üzerinde vatandaşımız hayatını kaybetti.

Konumu gereği deprem bölgesine en yakın güvenli şehirlerden olan ve büyük afetin sarstığı illerde yaşayan vatandaşların akrabalık ilişkilerinin yoğun olduğu Mersin, yaklaşık 400 bin depremzedeye kapılarını ilk günden itibaren açtı. Afet sonrası Mersin’e gelen plansız ancak zorunlu göç dalgasının etkisiyle; altyapı, barınma ve ulaşım başta olmak üzere pek çok alanda kentin olanaklarının üzerine çıkılmasından dolayı, göç dalgası bir ‘sosyal afet’ haline dönüşmüş durumda.

Kentin içinde bulunduğu mevcut durum değerlendirildiğinde, depremzede vatandaşların göçüyle ortaya çıkan ihtiyaçların sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde karşılanabilmesi ve kentin daha dirençli hale gelmesi için ve kentin kaderini etkileyecek öncelikli taleplerimiz şu şekildedir:

MERSİN, ÖZEL BİR DESTEK/STATÜ KAPSAMINA ALINMALIDIR

2022 il nüfusu 1 milyon 916 bin olan Mersin ve kentimizde yaşayan ve nüfus sayımına dahil olmayan yabancı uyruklu 400 bin yabancıya ek olarak, yaklaşık 400 bin depremzedeye de ev sahipliği yapmaya başlamıştır. İki hafta gibi kısa bir süre içinde, Mersin’in nüfusu yüzde 40’a yakın bir oranda artmıştır. Bu gerçekten hareketle; merkezi bütçeden Mersin’e nüfusu ile orantılı olarak aktarılması gereken tüm kaynaklar, bu oranda artırılmalı ve acilen kullanıma açılmalıdır. Toplanan ve devletimizce verilecek olan deprem yardımlarının etkilenen illere dağıtılmasında, Mersin’in yüzbinlerce depremzedeye ev sahipliği yaptığı göz önüne alınmalıdır.

Ani ve yüksek oranlı nüfus hareketi, ilimizde sağlık, eğitim, asayiş, sosyal hizmetler ve altyapı çalışmaları gibi kamu hizmetlerine duyulan ihtiyacı artırmıştır. Bu ihtiyacı karşılayabilmek için, bu hizmetlerin miktarını ve bunları yerine getirecek personel sayısını hızla artırmalıyız. Depremzede vatandaşlarımızın istihdam edilmelerini teşvik etmek üzere, İŞKUR tarafından sadece depremzedelere yönelik istihdam teşvik programları başlatılmalıdır. Yatırım Teşvik Sisteminde 3. Bölgede yer alan Mersin’in, mevcut olağanüstü koşullar göz önüne alınarak, 5. Bölgeye alınması sağlanmalıdır.

Kentimiz için hayata geçirilmesi önem arz eden aşağıdaki projelerin ivedilikle tamamlanmasını talep ediyoruz; içme ve kullanma suyu ihtiyacını giderecek Pamukluk Barajı’nın isale hattı ve arıtma tesisleri, Çukurova Bölgesel Havaalanı’nın hizmete açılması, istihdam sorununu çözecek OSB ve küçük sanayi sitelerinin altyapılarının tamamlanması ve genişletilmesi için olanaklar sağlanması, Konut açığının giderilmesi için toplu konut ve altyapı yatırımlarına destek sağlanması gerektiğine inanıyoruz.

Ayrıca, ilimizin ekonomik gelişimine önemli katkılar vereceğine inandığımız devam eden ve planlanan projelerin hayata geçirilmesinde fayda görüyoruz. Bunlar: İlan edilmiş turizm bölgelerinin yatırıma dönüştürülmesi, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programı’na da alınmış olan Mersin Metrosu’nun hayata geçirilebilmesi için ilgili tüm prosedürlerin tamamlanması, Çeşmeli-Taşucu otoyolu projesinin tamamlanması, Mersin-Antalya yolunun tamamlanması, Mersin-Gaziantep hızlı tren hattının yapılması, Mersin Ana Konteyner Limanının yapılması şeklindedir”