Kaf dağından Meriç’in ötesine…

Mezopotamya’dan Toroslar’ın zirvesine…

Anadolu coğrafyasının zenginliğini bir kompozisyonda bir araya getirerek; Gürcü, Bektaşi, Süryani ve Popaklara özgü kültürel ritüelleri “Anadolu Rüyası” başlığı altında sunmayı hedefleyen “Dört Kapı / “Anadolu Rüyası”: Dans ve Müzik Projesi tanıtımına kıymetli dostum Seyfullah Türksoy’un davetiyle katıldım.

Bu vesileyle dostlarımız Abdulmetin Keskin, Kemal Sallı ve Yılmaz Birinci ile sohbet etme imkanımız oldu.

Anadolu Rüyası Dans ve Müzik Projesi’nden söz ettik. Tanıtım esnasında müzik ve dans gösterisinin olmaması büyük eksiklikti. Çünkü davette; Gürcü, Bektaşi,

Pomak ve Süryani kültürlerinin hikayelerini konu alan danslı anlatımdan söz ediliyordu.

Bence Süryani, Gürcü, Popak ve Bektaşi’leri ifade eden beş dakikalık karma bir dans ve müzik gösterisi yapılabilirdi. Hoş olurdu.

Dans ve müzik gösterisinin olmadığı etkinlik; İBB Kültür AŞ’ye ait Topkapı’daki otağların bulunduğu Türk Dünyası Kültür Mahallesi’nde gerçekleştirildi. Proje koordinatörü Okan bey ve proje ortağı Seyfullah Türksoy birer tanıtım konuşması yaptılar.

Bizler de; Bektaşi ve Pomak kültürel değerleri ile Süryani ve Gürcü kültürlerinin farklılıklarından söz ettik.

Anadolu’nun, “Dünya tarihinin yeniden yazılmasına neden olan önemli arkeolojik buluntuları bünyesinde barındırdığından” söz ettik…

Her karış toprağında ayrı bir tarihi eser ya da yapı bulunan Anadolu coğrafyasının adeta bir açık hava müzesi olduğuna değindik…

Anadolu’nun Kürt, Çeçen, Arap, Uygur, Kazak, Kırgız, Beyaz Rus, Terekeme, Ahıska, Tatar, Boşnak gibi onlarca kültürel ritüele ev sahipliği yaptığını belirttik…

Anadolu’nun zenginliğinden ve Türk’ün farklı kültürlere olan hoşgörüsünden bahsettik…

Ve bir kez daha farklı zenginlikleri sahiplenen Türklüğümüzle gurur duyduk…

19/22 Haziran 2025

İSMAİL CENGİZ

Avrasya Federasyonu