Hamas ile İsrail'in ortak konsorsuyumu ile gerçekleştirilen Gazze savaşının sonuna gelinmiş gibi görünüyor. İsra'in çok sıkıştığı noktalarda Avrupa birliği, ABD, İngiltere, Suudi Arabistan ve yancıları devreye girdi. İsrail'in en sıkışık döneminde ise İran her zamanki gibi İsrail'e hayat öpücüğü verdi. Randevulu füze atma seranomileri ile başlayan ön savaş sonrası İsrail ile İran arasında savaşın büyümesine gerek yok beyanatlarını duyduk. Bu arada Mısır Filistin (Gazze) ile İsrail arasında ki barış görüşmelerine ev sahipliği yapmaya başladı.
Neden Mısır diye sorarsanız geçen hafta köşemden bu konuyu detaylı olarak yazmıştım. İsrail Filistin arasında ki kayıkcı kavgasını ayırmaya çalışanların kim olacağı önemliydi. Ölen insanlar istatistiki bilgi haline dönüşürken enerji kaynaklarının güvenliği ve ticaretin kalbi güvenceye alınmış olundu. Mısır yeni bir Hüsnü Mübarek harekatı yapmış oldu. Bakalım bölgedeki CİA ve MI6 yapılanmalarının hamlelerine.
Avrupa bu savaş sırasında ihtiyacı olan genç nufusu Ortadoğu'dan temin ederken; bölgede ticari ve siyasi olarak tekrar güçlenen Türkiye'nin önünü kapamış oldu. İran sayesinde İsraili masumlaştırılırken tekrar Suriye'de terör örgütü PYD'nin sözde lideri sayılan Salih Müslimin piyasaya çıkartııldı. Aslında batı Türkiye'ye şunu söylemiş oldu. PKK ile mücadelede Irak merkezi hükümetini ve Kuzey Irak bölgesel Yerel Yönetimini ikna etsende Suriye'de PYD'yi piyasaya süreriz. Suriye ile barışırsanız bile bu defa İran'da bulunan PEJAK'ı devreye alırız demeye getirdiler. Ortadoğu bataklığı her gün yeni bir bölücü terör örgütü üretirken; Rusya'da yapılan seçimler sonrası Putin kendi geleceğini garantiye almış oldu. Bu yüzyılın Deli Petrosu sayılan Putin Ortadoğu'nun haritasına müdahale etmeye hazırlanmaktadır. Her an Irak yerel yönetimi sırtını Rusya'ya dayayabilir. Afganistan'da Rus yanlısı bir Taliban yönetimi oluşabilir. Hiç kimsenin aklına gelmiyecek olan hamle ise İsrail'in Rusya ile ilişkileri çok artabilir. Pek yakında sıtabilazasyonu sağlanmış bir Suriye görebiliriz. Irak'da Güney Kuzey savaşı yaşanabilir. Afganistanın, Çin ve Rusya arasında paylaşılmış olması, olası senayoların başında yer almalıdır. Bu uluslararası siyasal deprem en çok İsrail'in ve Rusya'nın işine yarayacaktır. Rusyanın güdümünde olan Oligartların İsrail desteği ile Doğu ve Orta Avrupa'da siyasi operasyonlar yapması beklenmelidir. Gagavuzya'da
Rusya yanlısı bir oligartın İsrail üstünden operasyon yapması bu duruma küçük bir örnek olacaktır.
Gelelim iç siyasete. CHP yerel seçimlerde kazandığı başarıyı taşıyabilecek mi? Bu soruya cevap aramadan önce Milli Eğitim Bakanlığının yeni müfredat değişikliği konusunda tek bir şey söyleyebilirim. Yanlış.
Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek'in müstemleke valisi gibi davranmasının arkasında Türkiye'ye borç verenlerin tahsilat talepleri olabilir mi?
İç siyasetteki yumşama sinyalleri toplumu rahatlatırken ekonomik cendere dar gelirleri içinden çıkılmaz bir duruma sokmaktadır.
Gelelim CHP'nin kazandığı belediyelerdeki durumuna. Herşeyden önce CHP'nin kazandığı belediyelerde AK Partili eski Belediye Başkanlarının harvurup harman savurmalarını ortaya koymaları çok pozitif bir davranışolduğunu düşünenlerdenim. Yapılan hukuksuzluklar varsa bu konuda Türk hukukuna müracattan çekinilmemelidir. Ancak kulağıma gelen bazı şeyler var ki inşallah doğru değildir. AK Partili Belediyeleri soyanlar gibi davranmak isteyenlerin CHP'li belediye Başkanlarının etrafında dolanmaya başladıkları kulağımıza gelmektedir. Rövanşist bir yapılanmaya girmek isteyenlerin CHP'li başkanları etkilemeye çalışmaları dikkatten kaçmamaktadır.
Bu noktada tüm seçilmiş başkanların hukuk içinde Türk milletinin menfaatine yarayacak işler yapmalarını beklemek en doğal hakkım olduğunu düşünmekteyim. Parti rozetini bırakan başkanların yolu hep açık olacaktır. Partizanlık yapanlar ise en çok kendi partilerine zarar vereceklerdir emin olun.
