SURİYE’YE HIZLI GERİ DÖNÜŞ OLMAZ

Ömer Özkızılcık’ın Ümran Stratejik Araştırmalar Merkezi için kaleme aldığı raporda belirtildiğine göre;

--İstatistikler, Lübnan ve Ürdün hükümetinin Esed rejimi ile 2019'da anlaşmasından sonra Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönüşünün azaldığını gösteriyor.

--İki ülkeyle ilişkileri düzelttikten ve kazanımlar elde ettikten sonra yapılan anlaşmaları dikkate almayan rejimin, Suriyeli mültecilerin geri dönmesini zorlaştırdığı görülüyor.

--Esad rejimi ile anlaşmaya rağmen Lübnan ve Ürdün’de bulunan 2.9 milyon Suriyeli mülteciden sadece 80 bin mültecinin Suriye’ye geri döndüğü, Suriye’ye dönüşlerin yavaşladığı görülmüştür.

Lübnan ve Ürdün’deki Suriyeli mültecilerin yaşam standartları son derece kötü olmasına rağmen, Esed rejimi ile ilişkileri normalleştirmiş olmasına rağmen bu iki ülkedeki Suriyeli mültecilerin geri gelecekleri ile ilgili kaygıların olduğunu göstermektedir.

Türkmenler Sınır Boyuna Yerleştirilmeli

Türkiye’yi de aynı akıbetin beklediğini söyleyebiliriz. Sahada yapılan sosyal araştırmalara göre, Esad rejimi ile anlaşma sağlansa bile Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin birçoğunun ülkelerine geri dönmeyeceği, birçoğunun ise Türkiye’de ikamet etmeyi sürdüreceği görülmektedir. 

Yerleşim yerlerinde alt yapının kullanılamaz veya yetersiz olması; Tarımsal gıda ürünlerinin yetersiz olması ve İstihdam, işgücüne yönelik tesislerin az olması ile evlerin ve ev eşyalarının kullanılmaz durumda olması, geri dönen genç erkeklerin zorla silahaltına alınması, güvencelere rağmen sorguya çekilme, gözaltına alınma riskinin bulunması, sağlık ve eğitim hizmetlerinin yetersiz olması gibi nedenlerle ilgili düzenlemeler yapılmadan, Suriyeli mültecilerin evlerine geri dönmeleri yakın zamanda mümkün görülmüyor. 

Ayrıca şu husus asla unutulmamalıdır: Esad kendisine, ülkesine sorun yaratacak insanlar değil, küçük ve kontrol edilebilir bir nüfusun olmasını tercih etmektedir. Esad, eski günlere dönmeyecektir, Suriye’nin demografik yapısını değiştirme kararındadır.

Bu nedenlerdir ki, Türkiye’nin yapması gereken sınıra yakın güvenli bölgelerde öncelikle Suriyeli Türkmenlerin ikamet edecekleri alt yapısı tamamlanmış yerleşim yerlerinin hazırlanması olmalıdır. Sınır boyuna yerleştirilecek 500 bin Türkmen aynı zamanda Türkiye’nin güvenlik sigortası olacaktır. İkinci hatta da AB fonlarının da katkısı ile Suriyeli Arap mültecilerin (sosyal konutlara) yerleştirilmesi sağlanabilir.

ZENGEZUR KORİDORU VEYA TURAN YOLU

"Turan Yolu" veya 'Turan Koridoru' olarak da bilinen Azerbaycan ile Nahçıvan arasındaki Zengezur Koridoru, bölgesel ve küresel dengeleri değiştirecek bir güce sahip. Özellikle bu koridorun Türkiye ile bağlantısının olması büyük önem arz etmektedir. Ancak bu koridorun açılmasından rahatsız olan ve bu işi ulusal güvenliği tehdit olarak yorumlayan İran basınında, bu koridorun hayata geçirilmesinin bölgenin jeopolitiğini değiştireceği, İran açısından çeşitli jeopolitik riskler doğuracağı belirtilmektedir. İran sınırına paralel olarak inşa edilecek koridorun açılmasıyla İran’ın Batı ile bağlantısının fiilen kesileceği, Avrupa’ya ulaşmasının en güvenli yolu olan Kafkaslar ile bağlantısının kopacağı ve Rusya ve Türkiye’ye muhtaç kalacağı endişesini taşıyan İranlı siyasiler, Zengezur Koridorunun açılmasını İran için felaket olarak yorumlamaktadırlar.

Halbuki Pakistan Küresel ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Direktörü Khalid Taimur Akram’ın da dediği gibi 'Zengezur Koridoru bölgedeki tüm ülkeler için muazzam fırsatlar sunuyor. Koridor sadece Türkiye ve Azerbaycan için değil; Ermenistan, İran, Gürcistan ve Rusya için de önemli avantajlar sağlayacaktır'. İran’ın endişeleri giderilerek koridorun açılması hızlandırılmalıdır

Şİ, ÇİN KOMÜNİSTLERİN LİDERİ

Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) sona eren olaylı 20. Ulusal Kongresi'nin ardından ilk toplantısını yapan partinin en üst yönetim organı Merkez Komite, Şi Cinping'i yeniden genel sekreter seçti. Şi, komünist Çin’in kurucusu Mao Zedong'dan sonra parti liderliğini iki dönemden fazla sürdüren ilk lider oldu.

Devlet Başkanı Şi, 5 yılda bir yapılan seçimlerle 2012 ve 2017'de seçildiği göreve yeniden gelirken, ÇKP Merkez Komite, ilk toplantısında kendi içinde 25 kişilik Siyasi Büro'yu, 10 kişilik Merkezi Askeri Komisyonu, 7 kişilik Daimi Komite'yi ve Genel Sekreteri belirlendi. Daimi Komite'ye seçilen dört yeni ismin, liyakatten öte Şi'ye yakın kişiler olması dikkat çekiyor.

Tek parti iktidarının olduğu, devlet ile parti yönetiminin iç içe geçtiği ülkede ÇKP'nin tepe yönetiminin nasıl şekilleneceği, devlet ve hükümet organlarının yapılanmasını tümüyle ve doğrudan etkiliyor. Daimi Komite'ye seçilen üyeler devlet ve hükümet görevlerine atanıyor. ÇKP Genel Sekreteri devlet başkanlığına, diğer isimler ise başbakanlık, meclis başkanlığı, danışma meclisi başkanlığı, devlet başkanı yardımcılığı, başbakan yardımcılığı görevlerine getiriliyor. Şi'nin 2023'ün martında yapılacak Çin Ulusal Halk Kongresi (ÇHUK) toplantısında üçüncü kez devlet başkanı seçilmesi bekleniyor. 

ÇKP lideri Şi, komite üyelerini takdim için yaptığı konuşmada, geçen on yılın iki "yüzyıl hedefinden" ilki olan "her yönüyle ortalama refaha sahip toplum yaratma” hedefine ulaşıldığı", gelecek on yılın "her yönüyle güçlü modern bir sosyalist toplum yaratmak" olacağını vadetti.

Şi’nin hedefi; Mao gibi, Can Kay Şek gibi Çin’in kalıcı lideri olmak. Bunun için de Çin karakterine uygun şekilde Çin ulusunun modernleşme eşliğinde yeniden canlanma rüyasını gerçekleştirmesi bekleniyor. Türkiye ve Türk Devlet ve toplulukları Çin’deki yeni yapılanmayı dikkatle izlemeli. 

İSTANBUL’DAN KERKÜK’E DİREKT UÇUŞ

    Kerkük sevdalısı Alpaslan Serdengeçti “Kerkük Havalimanı’nın açılmasıyla birlikte yaptığımız sosyal medya kampanyası sonucu THY, İstanbul’dan Kerkük’e ilk uçuşu gerçekleştirerek tarihi bir adım atmıştır. Malum cephenin tavrı nedeniyle bu uçuşta; diasporada Türkmeneli davasına lafla değil, “maddi ve manevi destekleri” ile hem gönül veren hem yüreklerini ortaya koyan şahsiyetlerin de bu ilk uçuşta olması gerekirdi. Gazeteciler, televizyoncular da bu tarihi anı duyurmak için davet edilmeleri gerekirdi. Türk iş damlarından birkaçı yatırım için Kerkük’e davet edilmelerinde fayda vardı. Bunlar yapılamadığı gibi, bir parti haricinde diğer Türkmen parti ve stk başkanları da ilginçtir bu tarihi ana ortak olmaları için davet edilmemişler.

Bir başka ilginç durum da şu, koskoca uçak da boş gitmiş zaten… Hiç olmazsa koltukları doldursaydınız Türkmen davasına emek veren fedakar insanlarla, onları sevindirseydiniz” demiş. 

Serdengeçti sosyal medya mesajında devamla; “Ne var ki bu tarihi etkinlikte birlik ve beraberliğin sergilenmesine malum cephedeki toy ve reklamsever zihniyetin engel olduğunu düşünüyorum. Yazık! Ben Irak Türkmen Cephesi’nin yerinde olsaydım, ilgili Türk dünyası STK Başkanlarının hepsini davet ederdim. Gerçek milli merasim, Kerkük halkı ile buluşarak yapılır. Bunu da yapmak, Kerkük’teki milliyetçi vatansever kanaat önderlerine düşer. Irak’ta Türklük davasını omuzlayan dostlar, bir organizasyon yapın, biz kendi paramızla uçağa biner, can Kerkük’e gider, orayı bayram yerine çeviririz… Bu satırları tarihe not düşmek için yazdım. Sevindirici olan İstanbul’dan can Kerkük’e direk yolun açılmasıdır.“ diyerek son noktayı koymuş. 

Bu satırların hepsine biz de aynen katılıyoruz. Türkmeneli İşbirliği Vakfı’nın başında değerli bir dostum var. Irak Türkmen Cephesi’nin de kurucu başkanlığını yapan Turan Ketene, devletin ilgili makamlarıyla görüşerek, hissiyatı bir tarafa bırakarak Türkmen kurumlarının sil baştan yeniden düzenlenmesini sağlayabilir.

Bu arada 1992’den bu yana faaliyet gösteren Türkmen Öğrenci ve Gençler Birliği’nin 30ncu kuruluş yıldönümünü kutluyorum. Irak Hükümeti’nde Irak Savunma Bakanı olarak atanan Telafer Türkmenlerinden, Musul milletvekili em. Subay Sabit Muhammed Halaybegli’yi tebrik ediyorum.

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

İran halkının, Mahsa Amini’nin mezarının bulunduğu yerde yapılan anma toplantısında “Tek Yol Atatürk” diye slogan attıklarını biliyor musunuz?

 “Bu kafayla Fetö bitmez” diyen Selim Çoraklı’ya göre Fetö’nün modern görünümlü yeniden yapılanma çalışmaları içinde olduğunu, 59 ilde eş zamanlı yapılan operasyonlarda son sekiz aydır takip edilen 543 militanın yakalandığını biliyor musunuz?

CHP Türk ve Akraba Dünyası Koodinatörlüğü olduğunu ve bu koodinatörlük tarafından her hafta düzenli rapor hazırlandığını biliyor musunuz?

E-posta : [email protected]